Kartepe Gezi Rehberi | Hayat40tansonra

Maşukiye

Genel;

Çocukluk ve kısmen gençlik yıllarımın geçtiği, özellikle Marmara bölgesinde yaşayanlar için merak edilen ve hafta sonları kaçamağı için ideal yerlerden biri olarak görülen; Kartepe bugünkü yazımızın konusu:) 

Tabi çocukluk ve kısmen gençlik yıllarımın geçtiği yazdığım için burayı avucumun içi gibi bildiğimi düşüneceksiniz ama inanın her sene daha da tanınmaz hale gelen ve her geçen gün tatsızlaşarak işletme sayısı artan Maşukiye ile ilgili olabildiğince güzel ve gidilmesi gereken yerleri yazmaya çalışacağım. Bu arada bu yazı her gidişimde güncellemem gereken bir yazı halini aldı. Çünkü dediğim gibi her seferinde yeni bir yer yada imkanlarını artıran işletme oluyor:) 

Çayınızı/ kahvenizi hazırladıysanız uzun ama faydalı bir yazıya başlayalım:)

Öncelikle bilmenizi isterim ki ben bu bölgede kalabalık ve en çok tercih ediliyor GİBİ görünen yerlere artık gitmiyorum ama yine de bu yerlere de yazımda yer verip, tercihi sizlere bırakacağım. 

Buranın en büyük özelliği sanırım İstanbul'un kalabalığından sıkılan ve doğaya hasret kalan arkadaşlarımızın günübirlik tercihleri için kullanması. Tabi aynı zamanda özellikle Arap ülkelerinden gelen yabancı ziyaretçilerin vazgeçilmez durağı. Hal böyle olunca da özellikle hafta sonları inanılmaz bir kalabalık ve trafik ile karşı karşıya kalıyorsunuz. Yani demek istediğim mümkünse hafta içi tercih etmeniz:) Ama imkan yok diyorsanız da ben elimden geldiğince size bu konuda yardımcı olmaya çalışacağım:) 

Mevsim ile ilgili tavsiyem; hemen hemen dört mevsimin tamamı:) Yazın da gelseniz yükseklikten ve ormanlıktan kaynaklı sıcaklık 5-10 derece arası düşüyor ve sizi üzmüyor. Kışın 10 derece ile başlayıp -1 dereceye düştüğüne bizzat şahidim:) Kışın zaten kayak mevsimi ve aynı zamanda karlar altında buranın keyfi bir başka. Sadece yağmurların çok olduğu mevsimleri mümkünse tercih etmeyin çünkü inanın hiç keyif alamazsınız ve lezzet duraklarına uğramak dışında bir şey yapamadan dönersiniz...

Kartepe'den Körfez Manzarası

Bu bölümde söyleyeceğim son konu ise, bölgede çok fazla yer olduğu, özellikle lezzet durağı anlamında. Ben elimden geldiğince bildiğim/ gittiğim yerleri yazacağım ama benim yazdıklarımın en iyileri olduğunu da iddia etmiyorum:) Daha fazla uzatmadan geçelim yeni bölümlerimize:-)

Ulaşım;

İstanbul'dan gelecek arkadaşlar için otoyoldan en ideal çıkış yeri İzmit Kartepe Gişeleri. Burayı yaklaşık 1 km. geçtikten sonra zaten sağda Sapanca yol ayrımını görecek ve buradan döneceksiniz. Bursa-Yalova yada o taraftan gelecek arkadaşlarda Maşukiye'ye ulaşabilmek için aynı şekilde Sapanca yol ayrımını kullanacaklar. Doğu taraftan (Sakarya tarafından) gelen arkadaşlar için ise alternatif biraz daha fazla, onlar için tavsiyem ise otoyoldan Sapanca çıkışını kullanarak Maşukiye tabelalarını kullanmaları. Maşukiye merkeze geldiğinizde ise tepe noktası olan Green Park Otel'e kadar olan güzergah için ise Kara Fırın isimli yerden içeriye girmeniz gerekiyor. Tabelalar sizi doğru bir şekilde yönlendiriyor. 

Kartepe Gişeler-Maşukiye Merkez

Aslına bakarsanız zirveye çıkmak için geçtiğimiz senelerde yapılan ve Derbent adı verilen beldeden çıkan alternatif bir yol daha var. Fotoğraf sever arkadaşların harika kareler çekebileceği manzara ve yollar ile dolu burası (S şeklinde). Ancak aracınız ne olursa olsun kışın bu yolu kesinlikle tavsiye etmiyorum. Çok dik rampaların yanı sıra aşırı keskin virajlar var. Çıkış çok sıkıntı olmasa da iniş problemli. Bir seferinde iniş esnasında aracın balatalarından duman geldiği için aracı terk etmek zorunda kalmıştım. Şoförlüğüm kötü olmamasına rağmen:) Bu arada yol tali falan değil, çok düzgün asfalt ve diğer yola istinaden çok boş ama dediğim gibi kışın ve hava karardıktan sonra bu yolu kesinlikle kullanmayın.

Alternatif Yol

Ulaşım ile ilgili son ve en kritik tavsiyem, İstanbul tarafından gelen arkadaşlar geri dönüşte asla Kartepe Gişelerini giriş için kullanmayın, kalabalıktan dolayı çok fazla bekleyip daralabilirsiniz. Çünkü yol iki şeride düşüp, uzun süre bu şekilde devam ediyor. (Cumartesi-Pazar akşamları). Şehir içi yolu hem geniş hemde daha rahat ve mümkünse otoyola giriş için Kuruçeşme otoyol girişini kullanın. 

Geçelim keşfet kısmına. Bu bölgeyi size Sapanca sapağından itibaren anlatmaya başlayıp, Green Park Otel'de son vereceğim:) Ayrıca Maşukiye sınırlarına giren ve görülmesi gereken diğer yerleri de kısaca yazacağım.

Keşfet; 

Sapanca sapağını döndükten sonra Acısu isimli muhtarlığı geçene kadar görülmesi gereken yer yok. Sadece sapağı döndükten yaklaşık 1 km. sonra sağ tarafta gözünüzden kaçmayacak kadar büyük tabelalara sahip, arka arkaya sıralanmış belki 10'a yakın işletme mevcut.  Baktığınızda hemen hemen hepsi dolu ve işlek mekanlar. Aslına bakarsanız Maşukiye'de ki birçok yerden de daha tercih edilir seviyede. Ancak henüz yeni geldiğiniz için yemek yeme ihtiyacınız olmayabilir diye düşünüyorum. Benim burada size tavsiye edebileceğim sadece iki yer var; ilki Sümela Köfte ve Fırını diğeri ise tatlı yemek için tercih edebileceğiniz Jumbo Künefe. Sümela'da çok lezzetli kuru fasulye ve pilav ile pide çeşitleri olduğunu bilmenizi isterim. Daha çok Karadeniz lezzetleri üzerine kurulu bir işletme. Jumbo Künefe zaten isminde de anlaşılabileceği gibi künefeci ama hem kaliteli hemde lezzetli. Bu iki yeri denedim ama diğer yerleri denemedim o yüzden tavsiye veremiyorum.

Acısu merkez ışıklarını geçtikten yaklaşık 2 dakika sonra sağ tarafta Kartepe At Çiftliği isimli harika bir işletme mevcut. (İşletme ile ilgili detaylı bilgileri kartepeatciftligi.com sitesinden alabilirsiniz.) 

Kartepe At Çiftliği

Burası diğer yerleri görmeden de bütün bir gününüzü geçirebileceğiniz bir yer, tabi at binme merakınız ve hevesiniz varsa:) Ayrıca geçerken uğrayıp 1-2 saatinizi de buraya ayırabilirsiniz. Daha önce binicilik tecrübeniz varsa gruplarla birlikte çevrede ki doğa güzelliklerine at ile gitme şansınız, ayrıca önceden organize ederseniz arkadaşlarınız ile bölgede ki kamp alanlarına at binerek gitme ve bu kamp alanlarında konaklama şansınız var. Aile işletmesi ve kaliteli insanlar. Kartepe At Çiftliği aynı zamanda Acısu-Maşukiye sınırı, buradan çıktıktan sonra artık Maşukiye sınırlarına da girmiş bulunuyorsunuz.


At Çiftliğinden çıktıktan sonra karşınıza ilk çıkacak yer Opet benzin istasyonu ve trafik ışıkları. Yolu takip ederseniz Maşukiye merkeze, sola saparsanız Sukaypark isimli işletmeye varacaksınız. 

Sukaypark Yolu üzerinde bir yer.

Sukaypark dediğim yer esas olarak wakeboard ismi verilen sporun yapıldığı yer ancak komple bir tesis olarak düşünülmüş ve aynı zamanda restoran olarak işletiliyor. Burada ister merakınız varsa wakeboard yapabilir, isterseniz kahvaltı-yemek menülerini deneyebilirsiniz. Ortamı gerçekten güzel ve dinlendirici ama turistlerin olmadığı zamanlarda:) Buranın devamında ise eski Seka kampının yerini alan mesire alanı mevcut. Mangalcılar için vazgeçilmez yerlerden birisi ama daha güzel yerler var.

Bu bölgeden çıkmak için tekrar Opet benzin istasyonu ışıklarına gelmemiz gerekiyor, unutmadan orada köşede mutlaka dikkatinizi çekecektir, Osmanlı Bahçesi Restoran isimli bir işletme mevcut. Ben ilk açıldığı zaman gitmiştim ve memnun kalmıştım ancak o günden bugüne epey büyüyüp, bünyesine birçok aktiviteler kattı, son halini açıkçası bilmiyorum. (Benim bu bölgeye yakın kahvaltı için tek yer tavsiyem var orası da Sasa Harmanlık. Ancak burası Sapanca sınırları içerisinde.) 

Artık yavaş yavaş Maşukiye merkeze uzanalım. Eğer Pazar günü gelmişseniz dönüşte Maşukiye merkezde kurulan köylü pazarına da uğrayabilirsiniz. Semt pazarlarından biraz pahalı ama organik ürün vs. bulma şansınız var.

Yine unutmadan aşağıda vereceğim rotayı izlemeniz durumunda bir çok çiçek yetiştirme serasını bulacaksınız. Bunu niye yazdığımı sorabilirsiniz. Yazdım çünkü buralarda çok tercih edilen ve alışveriş yapılan yerler:) Dönüş için aklınızda bulunsun.


Evet arkadaşlar bu kısa tavsiyeden sonra zirveye hemen tırmanmıyoruz:) Bu bölge ile ilgili tavsiye vereceğim son yer; Maşukiye merkezden bir yere sapmadan devam ettiğiniz takdirde yaklaşık 2,5 km sonra tabelasını göreceğiniz Cansu Tatil Köyü.

Aslında ticari macerasına Cansu Alabalık Restoran olarak başlayan bu işletme şu an tatil köyü olarak devam ediyor. Konaklama imkanının yanı sıra ağırlıklı hizmeti geç kahvaltı olan mekanda diğer yiyecek menüleri de mevcut ve zengin. İlk yıllarında hemen her haftasonu gittiğimiz işletmeye uzun yıllardır gitmiyorum açıkçası. Gitmeme nedenim ise haftasonları aşırı yoğunluk ve kalabalıktan duyduğum rahatsızlık. Sakinlik ve huzur arıyorsanız asla tavsiye etmem ama yine de bu bölgenin düzgün işletilen ve kaliteli bir kaç mekanından birisi olduğunu da söylemem gerekir. Bölgede ki en büyük problemin amatörce işletilen mekanların çokluğu olduğunu göz önüne alırsanız, burası üst seviye işletmelerden diyebiliriz. Ama dediğim gibi tek problem haftasonları çekilmez kalabalık. 

Cansu Tatil Köyü

İçerisinde yeme ve içme ile birlikte birçok aktiviteye katılma imkanı sunan bir yer. ATV ile bölgede keyifli bir tur, zippling, yapay gölde deniz bisikleti, at binme parkuru, voleybol vs. gibi bir çok faaliyeti bünyesinde barındırıyor. (Hepsi için ayrı ayrı ücret ödemek zorundasınız. Hepsini yapmaya kalkarsanız bir süre sonra maliyet ciddi olarak artıyor.) Dediğim gibi bölgenin kaliteli işletmelerinden ve lezzet durağı olarak tercih edebilirsiniz. 
(Resmi internet Sitesi : cansutatilkoyu.com )

Biz tekrar Kara Fırına dönüp zirve tırmanışımıza başlayalım:) Maşukiye merkezden yola çıktığımızda ilk durağımız Vadi Restoran isimli bölge. 

Bu ismi, tek bir yer gibi yazdım ama bu bölgede inanılmaz sayıda işletme ve aktivite mevcut. 1970'li yılların yarısında hizmet vermeye başlayan bu küçük işletme (eskiden küçüktü, şimdi 500 kapasiteli bir işletme) çok eski tarihi olan bir yer. Sadece alabalık çiftliği ve bunun yanında ki iki ahşap binanın hizmet verdiği, aynı zamanda dere üzerinde masaların olduğu harika, huzur verici bir yerdi. Hatta 2000'li yılların başında da şelaleye çıkan yol üzerinde yalandan bir iki çay bahçesi vardı, onlarda oturup çay içmek bile huzur veriyordu... 

Ayakkabılarımızı çıkarır dere içinde yürür, yukarıda ki şelaleye gidebilmek için araçla dereden geçmek zorunda kalırdık. Ama ne yazık ki şu an bunları söylemek imkansız. Tamamen ticarethaneye dönüşen yerde ki işletme sayısını inanın bilmiyorum. Ben buralı biri olarak gitmiyorum. (Siz yine de aklınızda kalmaması, yazdıklarımı da teyit maksatlı bir girip çıkarsınız:) (Resmi internet sitesi: vadirestaurant.com)

Tırmanmaya devam:) Yol üzerindeki yapımı devam eden inşaatları gördükçe eminim sizlerin de içi sızlayacak ve yapılan doğa katliamına tanık olmak istemeyeceksiniz. Bu arada Vadi restorana gelmeden önce My Green Butik Otel kalmak için tercih edilecek seviyede bir yer. Bunun yanı sıra bir büyük otel ile çok sayıda pansiyon var bu bölgede.

Artık buradan sonra tam anlamı ile tırmanma başlıyor. Bu arada aklınızda olsun, her yıl (2020'de yapılmadı) Türkiye Tırmanma Yarışlarının bir ayağı bu yol üzerinde yapılıyor. Eğer denk gelirseniz veya meraklısı iseniz mayıs-haziran aylarında tarihini takip edip gelmenizi öneririm. Yukarı çıkış yolu kapatılıyor ama izlemek gerçekten keyifli :)

2009 Yılı Tırmanma Yarışı 3üncü Ayak

Bu yol üzerinde yine şaşkınlık verecek fazlalıkta işletme ile karşılaşacaksınız ama ben yine sizlere benim gittiğim yerleri yazmaya çalışacağım. Ama daha önce de yazdığım gibi benim henüz gitmediğim ve daha güzel, kaliteli mekanlar olabileceğini aklınızda tutun. 

Vadi Restoran sonrası yol üzeri tavsiye edebileceğim ilk nokta Saklı Vadi Restoran/ Piknik Alanı. Burası da zamanla büyüyen ama ilk günlerinden beri kaliteli hizmet veren bir işletme, sahipleri de zaten buralı. Kapalı alan dışında açık piknik alanı ve aktiviteler de mevcut. Kuyu kebabı orjinal ve son derece başarılı. Sadece fiyatlar standardın üzerinde ama zaten bölgede bu şekilde olmayan büyük işletme yok :) Tavsiye edeceğim işletmelerden biri. 
(Resmi internet sitesi: kartepesaklivadi.com)

Buradan sonraki durak ise Kartepe Manzara Restoran, burayı Lezzet Durakları isimli blog varken yazmıştım. Burası kahvaltı ağırlıklı gibi görünse de benim tavsiyem akşam yemeği için gitmeniz yönünde. (Resmi internet sitesi: kartepemanzara.com)

Buradan sonra benim bir kez gittiğim, ana yol üzerinde olmayan yeni bir işletme mevcut. (Seyir Tepe isimli işletmeden yol ayrımı var). Güzel bir manzarası var ama benim ikinci sefer gideceğim bir işletme, tesisi değil. 

Bizim sıklıkla gittiğimiz ve kesinlikle gitmenizi tavsiye edeceğim bir sonraki işletme ise Nirvana Kafe/Restoran. Bugüne kadar olumsuz yorum duymadığım ve benimde vakit geçirmekten hoşlandığım sayılı işletmelerden biri. Büyük değil ama özellikle çevre düzenlemesi çok başarılı. İster kapalı alanda ister açık alanlarında huzur dolu vakit geçirebileceğiniz ve yemek yiyebileceğiniz bir mekan. Menüleri çok zengin değil ama lezzetli, para göz olmayan bir işletme. 

Nirvana Kafe/Restoran

Ana yol üzerindeki bir sonraki durağımız Sisli Vadi ismi verilen nokta. Burası yazın pek tercih edilmese de kışın sahip olduğu basit kayak pisti nedeni ile çok ama çok tercih edilen bir yer. 

Sisli Vadi Yürüyüş Yolu

Green Park Otel'e verecek kadar bütçemiz yok diyenler için ve özellikle çocuklar için keyifli vakit geçirilebilecek bir yer. Bu arada bu yazdığım kesinlikle hafta içi için geçerli. Haftasonu kesinlikle tavsiye etmiyorum. Aşırı kalabalık ne yazık ki. Şu an ağırlıklı şamrel/ kızak ile kayak yapılan tesisin aynı zamanda normal kayak pisti de mevcut. Ayrıca kayak için eğitim veriliyor. (Resmi internet sitesi: kartepesislivadi.com

Burası her ne kadar çok kalabalık olsa da bölgede vakit geçirebileceğiniz, atmosferi farklı ve güzel işletmelerden biri. Restoran kısmı da son yıllarda iyi seviyeye gelmiş. Otopark ve yürüyüş yolu için 20 TL. ücret alınıyor.

Sisli Vadi Kayak Pisti

Unutmadan yol üzerinde yine şamrel ve kızak ile kayma imkanına sahip daha küçük işletmeler ve pistler mevcut.

Bir sonra ki durağımız ise doğa yürüyüşü yapmaya meraklı, çadır kampı sevenlerin yakından bildiği Kuzu Yayla Tabiat Parkı. 2011 yılında tabiat parkı olarak ilan edilen bu bölge ile detaylı bilgilere kuzuyayla.tabiat.gov.tr adresinden ulaşabilirsiniz. Çok düşük bir giriş ücreti olup, içeride her türlü ihtiyacınızı karşılayabileceğiniz tesisler mevcut. Yolları asfalt ama derin çukurlar var, dikkatli olun, en önemlisi ise yazın dahi gidecek olsanız sıkı giyinin. Çünkü çok ciddi bir sıcaklık düşüşü var. Tavsiye edeceğim yerlerin başında geliyor.

Artık zirveye son adımdayız:) Son adım The Green Park Kartepe. Bölgenin en büyük ve en kaliteli otel/ kayak merkezi. 17 pist, 3 telesiyej ve 2 adet teleski bulunan merkezde aynı zamanda kayak malzemeleri kiralama imkanı da mevcut. Aklınıza gelebilecek her türlü doğa sporu/aktivitesi ile kış sporlarının yapıldığı bu bölgede bence en keyifli aktivite telesiyej ile zirveye bir adım daha yaklaşmak. 

The Green Park Kartepe

İlk başta biraz ürkütücü görünse de alışıyorsunuz ve keyfini çıkarmaya başlıyorsunuz. Tabi burada da hemen her yerde olduğu gibi girişten tutunda yapacağınız her aktivite, atacağınız her adım ücretli. Tabi lüks bir otel olması nedeni ile fiyatlar ona göre:) 

The Green Park Kartepe

(Burası ile ilgili detaylara ulaşabileceğiniz resmi internet adresi: karteperesort.com) Son olarak Maşukiye'ye kadar gelmişken buraya çıkmamazlık yapmayın, ziyaret etmenizi tavsiye ettiğim yerlerinde başında geliyor.

Artık sonlara geliyoruz. Yanlış hatırlamıyorsam 1985-1990 yılları arasında henüz buralarda doğru düzgün yol yokken, haliyle de hiçbir işletme yokken, o eski model arabalar ile iki aile Kartepe zirveye çıktık. Bilenler vardır eskiden buraya Keltepe denirdi ve zirve noktası, İzmit'in hemen her noktasından görülen Vericinin olduğu yerdi. Tabi yaz mevsimiydi, kışın oraya ve orada çalışanlara helikopter ile ulaşılıyordu. Ancak o günden sonra tekrar gitmek için hiç teşebbüste bulunmadım. Eğer yanlış bilmiyorsam Green Park Otel'e gelmeden yol ayrımı var ama yolun ne durumda olduğunu açıkçası bilmiyorum. Uygun nitelikte aracınız varsa deneyebilir, tecrübelerinizi de benimle paylaşabilirsiniz:-)) Yada ben müsait olunca denerim merak eden olursa:)

Evet arkadaşlar benim sizlerle keşfet bölümünde paylaşacağım kısımlar bu kadar. Son olarak her zaman dediğim gibi çok fazla yer ve çok fazla işletme var. Hepsini ziyaret etmem açıkçası mümkün değil ama özellikle tavsiye ettiğim yerler sizi üzmeyecek, buradan huzurlu ve mutlu ayrılmanıza katkı sağlayacaktır diye düşünüp, ümit ediyorum:) Eğer varsa ilave yer tavsiyeleriniz, yorumlarda paylaşırsanız memnun olurum.

Tavsiyeler;

Gelelim tavsiyeler kısmına, yazı yeterince uzun oldu ve sizi epey yordum:) O yüzden burayı kısa cümleler ile geçmek ve yazıyı sonlandırmak istiyorum.

Fotoğraf makineniz için yedek pil almayı ve hafıza kartınızı gelmeden önce boşaltmayı unutmayın. Fotoğrafçılık adına harika manzaralar sizi bekliyor:)

Yaz, kış fark etmez, yanınıza mutlaka kalın giyecek alın, ciddi bir sıcaklık düşüşü yaşanıyor. Ayrıca aracınızın deposu kritik seviyede olmasın, dağ yolu üzerinde benzin istasyonu yok.

Kışın şamrel ile kaymanın verdiği zevk ve huzuru mutlaka yaşayın. Arzu ederseniz büyük otelin imkanlarından tabi ki yararlanın ama şamrel ile kayın mutlaka:) 

Her küçük ve salaş işletme iyidir demeyin, tabi büyük ve lüks görünenler için de aynı şey geçerli. Hemen her yerde ağırlıklı sucuk ekmek ve et ürünleri olduğu için tavsiye edilen yerleri tercih edin. Sağlık önemli, hele ki gezi için geldiğiniz bir bölgede mide sağlığı çok daha önemli.

Gruplar ile bu bölgeye tur gezileri pek revaçta ama benim tavsiyem kendi seçeceğiniz yerlere süre sıkıntısı olmadan gezi planlamanız ve mümkünse ailecek anlaştığınız, beraber vakit geçirmekten hoşlandığınız insanlar ile gelin.

Umarım sizleri çok sıkmadan ve sizlere faydası olan bir yazı olmuştur:) Sağlıcakla kalın.

Yorum Gönder

41 Yorumlar

  1. Harika bir yazı çok açıklayıcı ve odaklanmamız gereken yerler tam nokta atışı olmuş tebrik ediyorum 👏👌👍

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vakit ayırıp okuduğunuz için çok teşekkür ederim.

      Sil
  2. Harika bir yazı olmuş :) Maşukiye'ye çok sık giderdim pandemiden önce. Yazınızı okuduktan sonra bilmedigim ne güzel yerler varmış dedim kendi kendime :) Tekrar gittiğimde mutlaka burada önerdiğiniz yerlere uğrayacağım çok tesekkur ederim yazınız için :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, çok mutlu oldum beğenmenize:-) Bu bölge uçsuz bucaksız bir yer, olabildiğince gidilebilecek yerleri anlatmaya çalıştım:-)

      Sil
  3. Çok güzel bir tanıtım olmuş. Okuyunca tatile gitme hevesi geliyor insana. Bir gün yolum oralara düşer İnşallah. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Yakın bölgede iseniz kısa süreli tatiller için hem ideal hem de güvenli yerlerin olduğu bir yer:-) Her zaman bekleriz. Tekrardan teşekkür ederim tekrardan:-)

      Sil
  4. Maşukiye'yi çok severim, İstanbul'da yaşarken senede 1-2 defa gitmeye çalışırdık. Tekrar yolum düşerse tavsiyelerinizden yararlanacağım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tekrar yolunuz düşerse, haber vermeyi unutmayın, sizi ve diğer gelmeyi düşünen arkadaşları ağırlamaktan mutlu oluruz:-) Teşekkür ederim vakit ayırıp okuduğunuz için.

      Sil
  5. Çok güzel bir gezi yazısı daha... Ne denir ki...Her ayrıntıya yer vermişsiniz. Bölgeyi az çok biliyorum ben de ve tavsiye ettiğiniz çoğu yere arada gittiğimiz Maşukiye gezisinden uğradıklarımız olmuştu. Ben en çok ilkbahar yazın başında seviyorum o tarafı, olabildiğince yeşil oluyor her yer gerçekten bu bölge için muhteşem bir orman alanı :) Emeğinize sağlık...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Söylediğiniz mevsimler gerçekten de en ideal mevsimler ve en keyif alınacak zamanlar:-) Teşekkür ederim güzel yorumunuz için.

      Sil
  6. İlginç bir şekilde inanılmaz künefeci patlaması var bu şehirde:-)) Koronaya rağmen açılan künefeciler gerçekten ilginç... İlgi ve özellikle Arap turist sayısı arttıkça işletmelerin eğilimi de olumsuz yönde değişiyor ve bu en çok da bizi üzüyor:-( Her şeye rağmen Kocaeli doğa turizmi anlamında çok güzel bir şehir, her zaman bekleriz:-)

    YanıtlaSil
  7. Boa tarde meu querido amigo, parabéns pela excelente matéria, que vontade de conhecer esse maravilhoso lugar.

    YanıtlaSil
  8. bende Maşukiyeyi sevenlerdenim ama yazınızda bahsettiğiniz yerlerden gitmediklerim olmuş , notumu aldım teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teşekkür ederim:-) İddialı değilim ama ziyaret ettiğinizde üzecek yerler de değil. Zaten bölgeyi bilen biri olarak ne kadar çok yer olduğunu siz de biliyorsunuzdur:-)

      Sil
  9. Nice informative post. Thanks for sharing.
    Have a wonderful night.

    YanıtlaSil
  10. Maşukiye'nin ismini bile duymamışım. Kendimi çok cahil hissettim:) Bir bölgeyi daha sayenizde adım adım gezmiş, öğrenmiş olduk. Cennet vatanımızın cennet köşelerinden biriymiş. Çok beğendim gerçekten de. Yaz aylarında böyle serin bir yer (orman) bulabilmek büyük nimet ayrıca. Maşukiye harikaymış özetle. Ziyaretçi sayısına katkınız büyük olacak eminim:) Çok kapsamlı, müthiş bir gezi rotası daha çıkmış elinizden. Emeğinize sağlık:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kocaeli doğa turizmi konusunda inanın çok zengin bir şehir. Hep küçük ve sanayi şehri olarak bilinse de denizinden, gölüne, dağından, yaylarına kadar çok geniş bir yelpazesi var:-)) İnşallah ilerleyen zamanlarda ziyaret etme imkanınız olur, bizde seve seve sizi ağırlar, bu güzellikleri görmenize vesile oluruz:-) Teşekkür ederim güzel yorumunuz için.

      Sil
  11. Şamrel önemli diyorsun yani hocam :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hocam hayatta her şeyi bilmek lazım, şamrelle yüzme kültürünü de karda kayma kültürünü de iyi biliriz:-))

      Sil
  12. Balayında gitmeyi bile düşünmüştüm ben buraya. Yani kalacak küçük evlerin olduğu yer bulmuştum orman içinde. Çok hoşuma gitmişti.
    Hala gitmek istiyorum.
    Teşekkürler bilgi için.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teşekkür ederim vakit ayırıp okuduğunuz için 🙏 Evet çok güzel dağ ve Orman evlerinin de olduğu bir yer, yazın çok kalabalık olması dışında güzel bir yer ☺️

      Sil
  13. hiç bilmediğim yöreler senin yazıların yaaa iyi oldu gitcek değişik yerler banaa :) maşukiye ne güzel isim nirvana gibi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Maşukiye ismi sanırım Maşuktan geliyor, aşık olunan anlamında :-)) Her zaman bekleriz :-)

      Sil
  14. Anladığım kadarıyla şehrin kalabalığından kaçanların kalabalık sayfiye yeri gibi maşukiye. Urla canlandı gözümde. Dediğiniz gibi imkan olup hafta içi gezmeli buraları.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet özellikle hafta sonları İstanbul'daki kaçanların ciddi kalabalık oluşturduğu bir yer:-) Teşekkür ederim değerli yorumunuz için ☺️

      Sil
  15. Kahvem elimde keyifle ve çok şey öğrenerek okudum :)
    Hiç gitmediğim ve hakkında hiçbir şey bilmediğim yerler, yine belgesel tadında olmuş. Keyifsiz olduğum bir anda çok iyi geldi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, çok mutlu oldum. Size, az da olsa iyi gelmesine daha da çok sevindim:-) Umarım canınızı sıkan şey yada keyfinizi kaçıran durum en kısa zamanda ortadan kalkar. Tekrardan teşekkür ederim.

      Sil
  16. İlmek ilmek dokuyup emek verdiğiniz bu yazı karşılığında umuyorum istendik duygulara erişebiliyorsunuzdur. Ayrıntısal ve işçiliği üstünde, tebrik ederim. Söylediğiniz yere olan uzaklığım ve yabancılığım dolayısıyla da hepsi okuyamadımsa da sizi tebrik etmekten geri durmak istemiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim nazik yorumunuz için. Yazılara yapılan yorumların samimiyeti ve sıcaklığı bende hemen her yazı sonunda istendik duygulara erişmeme sebep oluyor:-) Bir gün mesafeyi sorun etmez ve gelmek isterseniz, sizi misafir etmekten, ilgi çekici hikayelerinizi direk sizden dinlemekten büyük keyif alırım:-)

      Sil
  17. Çok güzel bir yazı olmuş. Oradaymışım gibi hissettim doğrusu... 😅

    YanıtlaSil
  18. Maşukiye yazıları okuya okuya kendine aşık etti bizi. Yakında oradayız inşallah. :)

    YanıtlaSil
  19. Beni çocukluğuma götürdünüz. Maşukiye'ye çocukken piknik sepetlerimizi alıp giderdik. O kadar güzel bir doğası vardı ki. Belleğimde izler bırakmış. İlk hikayemi o doğanın içinde dağ çileklerinin ve buz gibi suyu olan bir derenin eteğinde doğayla içiçe, kendi kendimle olduğum zamanda yazmıştım. Dağ çileklerinin tadı hala damağımda. Alabalıkların yaşadığı doğal bir derede doğal kayalıkların yaptığı havuzda yüzdüğümüzü eğlendiğimizi hatırlıyorum. Bir de fındık ağaçlarını ilk kez orada görmüştüm. Üzerlerinde fındıklar vardı.Şimdi o doğallığının olmadığına eminim. Acısu ise küçükken annemin okuduğu ayşegül kitaplarından birinde geçiyordu. Hep hayal etmiştim. Resimleri hala canlı canlı belleğimde. Galiba Ayşegül Kampta idi. Çok güzel anılardı. Birden zaman içinde seyahat ettim. Ama inan şimdiki hallerini görmeyi kalbim kaldırmaz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnanın çok mutlu oldum hem yazıya yorumunuza hemde yazının sizi güzel anılara götürmesine:-) Aslına bakarsanız halen bakir kalmış, çok fazla insan tarafından bilinmeyen yerleri var. Ama genel anlamda olumsuz yönde büyümeye devam eden bir yer... Bu arada ben yaklaşık 13 sene kadar Acısu'ya çok yakın bir yerde yaşadım, daha doğrusu oralarda büyüdüm:-) Bu yüzden bende ki yeri de çok ayrıdır buraların. Tekrardan çok teşekkür ederim. Şimdiden mutlu bir yeni hafta dilerim:-)

      Sil
  20. Pandemi öncesinde kız kardeşim Sakaryada yaşıyorken gitmiştik Maşukiye'ye gerçekten harika bir yer ama sonbahar döneminde gitmiştik hep yağmur sis ve soğuk vardı bu kadar çok yer dolaşamamıştık. Manzara Kafe diye bir yere gitmiştik civarda, bulutların içinde gibiydi :) Bir gün mümkün olursa baharda da gideceğiz o zaman bu bahsettiğiniz yerlere mutlaka bakacağım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Manzara restoran çok iyi bir tercih olmuş, benimde bölgeye gidecekler için tavsiye ettiğim sayılı yerlerden:-) Bu mevsim aslında dediğiniz gibi en güzel zaman. Ne çok soğuk ne de çok sıcak. Gerçi mevsimler birbirine girdi artık, şu an o bölgede halen ciddi anlamda kar var:-)) Teşekkür ederim güzel yorumunuz ve vakit ayırıp okuduğunuz için.

      Sil
  21. Hafta sonlarını değerlendirmek için çok güzel yerler. Emeğine sağlık.

    YanıtlaSil