Mardin Gezilecek Yerler | GAP Rehberi

MARDİN;

Mardin

Yine kadim, yine Mezopotamya sınırları içerisinde bir başka büyülü şehir:) Ve açıkçası benim GAP turu süresince en beğendiğim, gezmekten en çok keyif aldığım şehirlerin başında geldi. Köklü tarihinin yanı sıra en dikkat çeken ve bilinen özelliği ise, farklı inançlara sahip insanların yüzyıllardır kardeşçe bir arada yaşamaları. 

Bu anlamda Ülkemizin farklı dine mensup, en fazla nüfusunu barındıran illerinden. Göçler nedeniyle Yezidi ve Süryani nüfus epey azalmış olsa da halen az sayıda Süryani vatandaş Mardin'de yaşamaya devam ediyormuş. Tabi buna bağlı olarak da şehirde en çok tarihi eser; camii, kilise, manastır vb. eserler üzerine:) Kentin mimari yapısı da bir başka dikkat çeken özelliği. Birçok kaynak da benim gibi düşünüyor ve burayı Güneydoğu Anadolu'nun en görülesi şehri olarak tanımlıyor:)

Mardin Rotası

Mardin'de göremediğim ve aklımda kalan sadece 2 yer oldu. Bunlardan biri Kırklar Kilisesi, diğeri ise Mor Gabriel Manastırı. Vaktiniz olursa siz buraları da ziyaret etmeyi unutmayın:) 

Bir önceki yazımda Şanlıurfa Göbeklitepe ziyaretimiz sonrası akşama doğru Mardin sınırlarına giriyor ve ilk ziyaret noktamız bir Süryani Manastırı oluyor.

Deyrulzafaran Manastırı;

Deyrulzafaran Manastırı

Konumu ve mimarisi ile gerçekten çok ilgi çekici bir yer. Uzaktan fotoğraflamayı çok istediğim ama imkan bulamadığım yerlerden birisi oldu. Giriş için yanlış hatırlamıyorsam 10 TL. ödüyorsunuz. Müze kart geçerli değil. Bizim gibi turla geldiyseniz, tur rehberinin sizlerle içeri gelmesi yada anlatım yapması yasak:) İçeride bu işi yapan bir Süryani bir rehber var ve gruplar yeterli sayıya ulaşınca onunla birlikte gezinize başlıyorsunuz. 

Deyrulzafaran Manastırı

Ayrıca halen aktif olarak ibadet ve ayin yapılan bir din merkezi. Bu yüzden de kafanıza göre her saatte gelemiyorsunuz. Kış dönemi için ziyaret saatleri; 08.00-12.00 ve 13.00-17.00. Yazın ise; 08.30-12.00 ve 13.00-16.30 saatleri arası.

İçeride gezebileceğiniz alanlar kısıtlı ve yazdığım gibi rehber eşliğinde. Gezi alanlarına geçmeden önce manastırın kısa da olsa tarihinden bahsedelim. Milattan önce Güneş Tapınağı, Romalılar tarafından kale olarak kullanıldıktan sonra Aziz Şleymun isimli din adamı buraya bazı azizlerin kemiklerini getirerek manastır haline getiriyor. O günden sonra da farklı isimlerle bugüne kadar geliyor. Son adını da safran bitkisinden alıyor. Gezebileceğiniz alanlar ise; Güneş Tapınağı, Azizler Evi, Mor Hananyo Kilisesi ve Meryem Ana Kilisesi.

Güneş Tapınağı

Azizler Evi (Manastırda görev yapan bazı Patirk, Aziz ve Metropolitlerin kemikleri var)

Mor Hananyo Kilisesi (Toplu Ayinlerin yapıldığı yer)

Meryem Ana Kilisesi

Unutmadan içeride bölgenin ilk matbaa aletinin parçalarından biri de sergileniyor. Gerçi içeride ki hemen her şey tarihi eser ve birbirinden değerli parçalar:) O zaman ki patrik (1876 yılı) İngiltere ziyareti esnasında matbaa cihazını görüyor ve satın alarak buraya getiriyor. Ve 1969 yılına kadar da başta Süryanice olmak üzere 4 farklı dilde kitap ve dergi basımları yapılıyor. Başta da yazdığım gibi bu manastır halen aktif ve Süryani Kilisesinin önemli merkezlerinin başında geliyor. Zaten 640 yıl boyunca Süryani Patriklerin ikametgahı olmuş. Halen hem bu din mensupları, hem de bizim gibi ziyaretçiler tarafından ziyaret edilen bir yer. Son olarak manastırın ilk giriş kapısının orada bir kafeterya var ve oradan Süryani Çöreği, kahve vs. gibi malzemeler için alış veriş yapabiliyorsunuz. Benim tavsiyem Mardin çarşıda ki yerleri tercih etmeniz.

Kasımiye Medresesi;

Kasımiye Medresesi

Buraya vardığımızda hava artık kararmıştı. Ve açıkçası içten içe rehberimize epey bir kızdım:) Ama nerden bilebilirdim burada asıl fotoğrafların hava karardıktan sonra çekilebileceğini:)

Kasımiye Medresesi

Burası Mardin yapıları içinde en büyüklerden birisi ve yapımına Artuklular zamanında başlanıp, Akkoyunlular zamanında (1502 yılı) ise tamamlanmış. Ve mükemmel görüntüsü ile zamanımıza kadar ulaşmış. Gündüz de eminim ihtişamlı duruyordur ama amatör bir fotoğrafçı olarak ben gece görünüşünü daha çok beğendim:) Gerçi fotoğraf çekmekten çok fotoğraflarımı çektirdim:)

Ayrıca burası için bir efsane mevcut. Medreseye ismini veren Kasım Paşa'nın burada katledildiği ve kız kardeşinin de paşanın kanlı gömleği ile ağıt yakarken bunu medrese duvarlarına sürdüğü rivayet ediliyor. Günümüzde ise duvarlara su dökülünce duvarda izler çıktığı ve bunların paşanın kanı olduğu söyleniyor. Aklımdaydı ama fotoğraf olayından dolayı unuttum ve deneyemedim. Doğruluğunu da ne yazık ki teyit edemedim:)

Kasımiye Medresesi

Medrese 09.00-18.00 saatleri arasında ziyarete açık ve giriş ücreti yanlış hatırlamıyorsam 5 TL. İmkanınız olursa sizde burayı hava karardıktan sonra ziyaret edin.

Önceki yazılardan aklınızda kaldıysa burası Şanlıurfa gezimizin devamında ziyaret ettiğimiz son iki nokta oldu. Geceyi Mardin'de güzel bir otelde geçirdikten sonra yeni güne yine Mardin'den başladık.


Eski Mardin Sokakları;

Mardin Sokakları

Gezinin en keyifli günlerinden birine başlıyoruz:) Tabi bu kişiden kişiye değişir ama beni Mardin'in hemen her sokağı etkiledi desem yeridir. Burası Eski Mardin diye geçen bölge. Bunu belirtmekte fayda var. Rehberimiz eşliğinde başlayan yürüyüşümüzün ilk durağı Cumhuriyet Meydanı.

Mardin Cumhuriyet Meydanı

Buradan sonra başlıyoruz Eski Mardin sokaklarını dolaşmaya. Meydan sonrası girdiğimiz ara sokaklarda bizi karşılayan tarihi bir bina ilgi çekici. Üzerinde Eski Sinema Salonu diye bir tabelası var. Binanın 300 yıllık tarihi var ancak kısa zaman önce çıkan yangında içerisinde bulunan arşiv kül olmuş. Binanın diğer bir özelliği ise zamanında İstiklal Mahkemesi olarak kullanılması.

Eski Sinema Salonu Binası

Sonrasında Ulu Cami'ye doğru gidiyoruz ama arada yine bir çok ara sokak, tarihi mekan görmeye devam ediyoruz.

Eski Mardin Sokakları

Mardin Ulu Camii;

Mardin Ulu Camii

Mardin'in sembollerinden ve Artuklular zamanından. Ülkemizde ki bir çok aynı adı taşıyan camiler gibi özel bir yapı. Ve Anadolu'nun en eski camilerinden biri olarak kabul ediliyor. Kiliseden çevrildiğini söyleyen de var, eskiden orada bir kilse olduğu ama buranın sonradan yapıldığını da söyleyen de. Orjinali çift minareliymiş ama günümüze bir tanesi ulaşmış. Gerçi onunda yapıya sonradan dahil edildiği tespit edilmiş. Camii yapım tarihi yazıtında 1176, minare yapım tarihi ise 1888/89 yılları. 

Oradaydım:)

Avlu içerisinde ki çeşme içinde güzel bir benzetme var. Kısaca ondan da bahsedeyim; Çeşme geleneksel Artuklu Çeşmesi olarak tanımlanıyor. Su kaynağından (orta kısım) doğup, çocukluk zamanını temsil eden küçük havuza akıyor. Sonrasında ise daha büyük olan ve yetişkinlik dönemini temsil eden ikinci havuza doluyor. Üçüncü havuz ise mezarı temsil ediyor ve su ikinci havuzdan buraya akıyor. Genel olarak hayatı simgeleyen bir benzetme söz konusu:)

Minare Başlangıcı

Yukarıda ki fotoğrafta ise; "Kim Allah'a tevekkül ederse, o ona yeter" yazıyormuş. Cami'nin giriş ve çıkış kısmında ki sokaklarda da çok güzel çarşılar ve fırınlar var. Buraları da pas geçmeyin derim:) Özellikle en çok tercih edilen fırın ürünlerinin başında Süryani Çöreği geliyor. Ben aldım, yedim ama beğenmedim:) Bu alandan sonra ise serbest zaman başlıyor. Serbest zamanda ki ilk ziyaret noktamız Zinciriye Medresesi.

Zinciriye (İsa Bey) Medresesi;

Zinciriye Medresesi

Yine Artuklular zamanında ve 1385 yılında inşa edilmiş. Halk arasında bu isimle anılsa da asıl ismi Sultan İsa Medresesi. Burası Mardin'in hem en güzel, hem de en iyi manzaraya sahip yerlerinden birisi. Ayrıca mimarisi ile hemen her yerden de görülebiliyor. Yer sayısı fazla olunca giriş ücreti konusunu çok hatırlamıyorum ama bilet kesilmişti:) Demek ki ücret ödemişiz. Ziyaret ise 08.00-.17.00 saatleri arası. Medresenin içi bence çok ilgi çekici değil ama Eski Mardin'i, Ulu Cami'yi ve ovayı izleyebileceğiniz, fotoğraf çekebileceğiniz en iyi yer, bu medresenin çatısı:)

Medrese İçi

Eski Mardin

Eski Mardin

Unutmadan buraya çıkış biraz zahmetli:) Epey dik ve çokça sayıda merdiven çıkmak zorunda kalıyorsunuz. Medrese'ye gelmeden önce Gazipaşa İlkokulu da ilgi çekici bir yer. Burada eğitim görmek gerçekten keyiflidir diye düşünüyorum. Hem bina tarihi, hem de manzarası harika:) Ayrıca Medrese etrafında bir kaç tane de kafe var. Buralarda da çay, kahve molası verebilirsiniz.

Gazipaşa İlkokulu

Benim vaktim kalmadı ama Eski PTT binası ile Medrese'ye çıkan ana cadde arasında, kentte yaşam ve kültürü anlatan Yaşayan Kültür ve Sanat Müzesi'ni de ziyaret edebilirisiniz. Yine bu hatta bulunan Mardin Müzesi ile birlikte epey methedilen müzelerden birisi. 

Son olarak şehrin her yanından görülen Mardin Kalesi, tarihi 10ncu yüzyıla dayanan ve Mardin'e en hakim noktada, görülesi bir yer:)

Mardin Kalesi


Şahtana Konağı;

Şahtana Konağı

Mardin Artuklu Üniversitesi tarafından uygulamalı otel olarak kullanılan konağın, bir bölümü de PTT tarafından kullanımda:) Ermeni bir mimar tarafından zamanında Şahtana Ailesi için yaptırıldığı için bu isimle anılmaya devam ediyor. Bence çok görülesi yada içine girip inceleyebileceğiniz bir yapı değil ama gelmişken de görmedik demeyin:) Burası Eski Mardin'de ziyaret ettiğimiz son noktaydı. 

Mardin Sokakları:)

Burada son olarak Şahtana Konağı yanında bulunan ara sokağa girmenizi şiddetle tavsiye ediyorum:) Kendinizi Alaçatı Sokaklarında gibi hissedeceğiniz ilginç bir sokak. Ve buranın hemen girişinde ki Merdin Monroe isimli sabun satan dükkan Eski Mardin'in en ilgi çekici yerlerden birisi:) Giderseniz mutlaka ziyaret edin.

Merdin Monroe:)

Dara Antik Kenti;

Dara Antik Kenti

Burası gezi güzergahımızda yoktu. Ancak ilk gün uçak rötarı nedeniyle iptal edilen Antakya gezisinin yerine planlanıp, ziyaret ettiğimiz bir yer. Ve açıkçası ziyaret etmekten büyük keyif aldığım yerlerdendi:) Yukarı Mezopotamya'nın en önemli yerleşim yerlerinden biri olarak kabul ediliyor ve askeri garnizon olduğu düşünülüyor. İsminin kaynağı ise; Büyük İskender ile Pers Kralı Darius'un burada karşılaştığı ve ölen Darius'un isminin bu şehre verilmesinde geliyormuş.

Şu an en geniş kazı yapılmış alan Nekropol yani mezarlık alanı olarak geçiyor ve geziye açık. Zamanında taş ocağı olarak kullanılan bu alan, daha sonrasında ortaya çıkan düzgün kaya cepheleri nedeniyle mezarlık alanına dönüştürülmüş. O dönemde hakim pagan inanışına göre, kayadan doğduğuna inanılan Tanrı Mitra'ya ithafen, ölüler yeniden doğuş inancı ile kayalara oyulan mezarlara gömülüyorlarmış. Burada 3 çeşit mezar yapısı var. Kaya mezarları, lahitler ve basit sanduka tipi mezarlar. Aşağıda ki fotoğrafın ön kısmında gördüğünüz tabelalı alan, mezar alanı olarak geçiyor.

Dara Antik Kenti Kaya Mezarlar

Burada en ilgi çekici alan ise; Çok Katlı Galeri Mezar Yapısı. Biraz da ürkütücü. Çünkü içerisinde halen onlarca kafatası ve kemik var:)

Çok Katlı Galeri Mezar Yapısı

Antik Kent toplamda 13 alandan oluşuyor. Burasının hakkı belki de 4-5 saat. Ancak biz 1 saat civarında kaldığımız için sadece Nekropol kısmını gezebildik. Antik kentlere ilgisi olan arkadaşlara kesinlikle tavsiye edeceğim yerlerin başında geliyor. Buradan sonra ki durağımız ise Midyat..

Midyat

Midyat bugüne kadar çekilen dizi ve filmlerden tabi ki çok daha fazlası:) Bağlısı olduğu Mardin gibi birçok farklı dine mensup insanı, kültürü bir arada kardeşçe devam ettiren şehirlerden. Tabi sadece bu özelliği ile değil, mimari yapısı ile de Mardin'in küçük kardeşi diyebiliriz. Burada gezilecek çok fazla yer olsa da bizim ziyaret ettiğimiz konak ile ilgili bilgiler aşağıda:) Unutmadan Midyat'ın en önemli ve bilinen hediyelikleri telkari ve Süryani Şarabı. 

Midyat Konuk Evi; 

Midyat Konuk Evi

Eskiden Süryani bir vatandaşın evi olan konak, kendisi vefat edince devlete bağışlanmış. Tarihi ile ilgili çok fazla sağlıklı bilgi yok. Şu an belediye işletmesinde ve giriş için 5 TL. civarında bir ödeme yapıyorsunuz. 3 katlı olan konak daha çok Sıla dizisinin çekimleri ile hatırlanıyor ve Sıla Konağı olarak da anılıyor. İçerideki odaların görsel anlamda bir cazibesi yok ama konak yapı olarak hem çok güzel, hem de üst katları size harika bir Midyat manzarası sunuyor. Her gün 08.00-20.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.

Midyat Konuk Evi

Mardin ve Midyat gezimiz burada sona ediyor. Buradan sonraki durağımız Diyarbakır olacak. Diyarbakır'a giderken yolda tabi ki Batman'a bağlı Hasankeyf'te de kısa süreli bir ziyaret gerçekleştirdik. Burası da ülkemiz için önemli bir değer. Daha doğrusu büyük bir değermiş demek belki daha doğru olur. Buraya hava karardıktan sonra vardığımız için elimde çok fazla fotoğraf yok ama GAP yazı dizisi bitince burası ile ilgili de ayrı bir yazı kaleme alacağım.

Vakit ayırıp okuduğunuz için şimdiden teşekkür ederim. Bir önceki Şanlıurfa yazıma buradan ulaşabilirsiniz. 

Yorum Gönder

25 Yorumlar

  1. Merhabalar.
    Mardin tarihiyle, kültürüyle, inançlarıyla, benim de en çok ilgimi çeken Mezopotamya sınırları içindeki kadim bir şehrimizdir. Ne kadar güzel bir şekilde, hiçbir ayrıntısını kaçırmadan her ayrıntısını bizlerle paylaşmışsınız. Emeğinize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.

    Mardin birçok kültür ve inancı içinde taşıyan ve barındıran bir ilimiz olmakla birlikte geçmiş tarihiyle de insanın çok ilgisini çeken bir şehrimiz. Aynı sizin gibi, bir gün bize de gezip görmek nasip olur inşAllah.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Recep Bey;

      Çok teşekkür ederim değerli yorumunuz için:) İnşallah en kısa zamanda sizler de ziyaret ederi bu yazıdan faydalanırsınız:)

      Sil
  2. Kesinlikle gitmek istediğim yerlerden biri (benim de ne çok gezmek istediğim yer var) Bir gün mutlaka diyorum ve keyifli yazınız için teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gezecek yer listeleri hiç bitmez:) Yeter ki zaman ve diğer etkenler tamam olsun:) Ben teşekkür ederim, mutlu haftasonları.

      Sil
  3. Görmek istediğim yerlerden biri. Etkili anlatımınız ve harika görsellerle bu isteğim daha da arttı. Emeğinize yüreğinize sağlık Sezgin Bey 👏🧿😊🤚

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim Sibel Hanım:) Mutlu haftasonları diliyorum, saygılar.

      Sil
  4. Dara Antik Kentini çok beğendim. Galeri mezarı ve eski evleri görmek isterdim. Oradaydım, fotoğrafınız harika çıkmış. :)
    Çok güzel yerler, o okulda öğrenci olmak vardı. Açıklamalarla, güzel fotoğraflarla dolu dolu bir içerik olmuş. Okurken bu yazılarınızı ve fotoğrafları Gezi Rehberim adlı bir kitap olarak bastırdığınızı bile hayal ettim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dara Antik Kenti aklımda kalan yerlerden oldu... Oradaydım fotoğrafını çeken kardeşimiz, 13-14 yaşlarındaydı:) Rehberimiz sağolsun, cep harçlığı çıkarması için burayı kardeşimize anlattırdı ve fotoğraflarımızı da o çekti:) Çok teşekkür ederim, sağolun:) (Gezi Rehber Kitabına daha çok uzun yollar var:))) )

      Sil
  5. Bir mardinli olarak mardini de sayfanızda görmek nasip oldu. Mardin den çok midyatı daha çok seviyorum yazının sonuna gelene kadar gözüm midyatı aradı :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim:) Aslında Midyat benim en sevdiğim yerdi. Ancak Midyat için yolculuğa çıktığımızda ufak bir mide rahatsızlığı geçirdim ve onun etkisi ile tadını tam olarak çıkartamadım:( Burada makinemi bile yanıma alamadım ve cep telefonu ile çekim yapmak zorunda kaldım. Ancak önümüzde ki bir vakit sadece Midyat ve Köyleri için ayrı, bireysel bir gezi yapacağım:)

      Sil
  6. Mardin'i gezenlerin de faydalanabileceği, eksik kalan pek çok şeyi tamamlayabileceği mükemmel bir rehber olmuş. Emeklerinize sağlık. Gece fotoğrafı olayı şahaneymiş, minareye elinizle dokunuyormuş gibi çekilen fotoğrafınız çok başarılı:) Sokakları yeni renklendirmişler demek ki Ağırlıklı renk mavi. Biz gideli çok geçmedi aradan ama bence otantikliğine ket vurmuşlar o dar sokakların. O kadar oynamayacaklardı:) Biz sadece Kırklar Kilisesi'ne girebildik. Dediğiniz gibi Süryani rehberle içeriye girip kilisedenin sandalyelerine oturtulduk, içerideki papaz geniş kapsamlı bilgi verdi. İkisi de son derece güleryüzlü, nazik insanlardı. Süryani çöreklerini ben çok beğendim nedense. Siz epey gezebilmişsiniz. Bizim o kadar değildi. Sur Kafe'de oturup şehri izledik çoğunlukla.
    Midyat'taki Sıla Konağında çekimler vardı biz gittiğimizde. Çok acele inip çıktık o yüzden. Oysa diğer zamanlarda avluda ''Reyhani'' adlı iki kişilik bir yerel oyun sergileniyormuş. Arayıp buldum videosunu, öyle güzel ki.
    O günlere geri dönüp çok uzun yazmışım. Çok güzel bir tanıtım yazısı olmuş. Yine gitmek istiyordum daha da pekişti bu istek. Mutlu bir hafta sonu diliyorum. Teşekkürlerimle:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, anılarınızın canlanmasına sevindim:) Tur acentesi gerçekten çok önemli, sizin anlattığınız yerlere göre biz gerçekten epey gezmişiz:) Bu 3üncü tur ve en verimli geçen gezi bu oldu.

      Renklendirilmiş sokak aslında sadece bir yerde, diğer yerler aynı şekilde insanı başka diyarlara götürmeye devam ediyor:) Reyhani oyununu merak ettim ve birazdan bakacağım, çünkü bize de denk gelmedi...

      Yeniden gitme fikri bende de var ama ikinci defayı kesinlikle turla yapmam:) Bu ön keşif oldu, sonraki bireysel inşallah:)

      Tekrardan teşekkür ederim, mutlu pazarlar şimdiden:)

      Sil
  7. Mardin looks like a great place to explore. I love to walk the old streets, so much history and beauty there. Thanks for this great report and enjoy your weekend!

    YanıtlaSil
  8. Aynı fikirdeyim sizinle:) Çözüm okumak..

    YanıtlaSil
  9. İtiraf edeyim kıskançlıktan okuyamıyorum yazılarınızı :( O kadar çok istiyorum ki Doğu ve Güneydoğu Anadolu gezisi yapmayı... Ama olmuyor. Bir gün olur diye diye geçiyor hayat :( Ne iyi yapıyorsunuz gezerek ve paylaşarak. Şimdilik hızlıca fotoğraflara bakıyorum sadece ama kıskançlığımı yendiğimde geri gelip okuyacağım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Şartlar elverdiğinde eminim sizde gideceksinizdir. Ben bu aralar fazlası ile müsait olduğum için görme imkanım oluyor:) Teşekkür ederim, mutlu pazarlar:)

      Sil
  10. Hocam minareyi elinle tutmuşsun :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hocam çeken çocuk bildiğin profesyonel olmuş:) Sen sadece elini kaldırıyorsun, gerisi onda:)

      Sil
  11. Ne güzel yerler geziyorsunuz üstadım 😊 Yine harika fotoğraflar, kadim bilgilerle dolu bir yazı.👏🏻
    Hiç görmediğim ama çok gitmek istediğim yerlerden.Emeğinize, kaleminize sağlık 🙏

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, sağolun:) Mutlu bir hafta diliyorum, saygılar.

      Sil
  12. Ah bu bölüm rüya gibi olmuş.. her yer dantel gibi. Binalar, kubbeli geçitler. Hele o akşam ışıklarda çektiğiniz Kasımiye Medresesine bayıldım. Sanırım bu tür bir gezi yaptığımda en etkileneceğim yer bu bölge olacak. Ara sokakların güzelliği müthiş. Yabancı turist var mıydı, hiç gözünüze çarpan? Merak ettim.
    Buraları görmek için sabırsızlanıyorum.. :) Teşekkürler fotoğraflarla birlikte herşey harikaydı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kasımiye Medresesine hava karardıktan sonra gitmemiz büyük şans oldu. Sosyal medyadan gündüz çekilen fotoğraflara baktım ve bu kadar güzel değiller:) Yabancı turist vardı ama sayıları çok azdı. Sadece Nemrut Dağı'nda ciddi sayıda yabancı turist vardı. Çok teşekkür ederim:)

      Sil
  13. Merak ettiğim yerlerden biri de Mardin, henüz gidemedim, ama sayenizde Mardin hakkında sohbet edebilirim sanırım. :) Fotoğraflar ve sohbet tadında anlatımınız okumayı sevmeyen birine bile harika bir deneyim sunacaktır. Kendimi sizin rehberlik ettiğiniz bir turda hissettim.
    Bu arada izlemek istediğim bir belgesel var Nusaybin hakkında yalnız cesaret edemedim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim güzel yorumunuz için:) Mardin ve köyleri kesinlikle ikinci kez ve bu sefer bireysel olarak gideceğim bir bölge. Cesaret edemediğinize göre biraz sıkıntılı bir belgesel olsa gerek...

      Sil