Samsun Ziyaretimden Notlar | Hayat40tansonra


Samsun Onur Anıtı (Atatürk Anıtı)

Bu yaşıma kadar "Nerelisin?" sorusu her seferinde anlıkta olsa duraksamama sebep olmuş, cevap olaraksa çoğunlukla doğup, büyüdüğüm ve halen yaşamakta olduğum İzmit'i, aralarda da baba memleketi olan Havza dışında hiç bir yerini görmediğim Samsun'u söylemişimdir. 

Çünkü Samsunluyum sorusunun arkasından gelebilecek "Şurayı gördün mü? Burayı biliyor musun?" sorularının cevabı bende hiç olmadı:) Samsunluyum ama neredeyse hiç bilmiyorum, gitmedim.

Az öncede yazdığım gibi aslen Havzalıyım. Ve Havza Samsun'un yaklaşık 100 km. güney-batısında yer alıyor. Havza'ya her ziyaretim ailemle olduğu ve İzmit'ten geldiğimiz için ne yazık ki Samsun ve diğer ilçelerini bugüne kadar görme imkanım olmadı. Yaklaşık 1,5 sene önce ilk defa bu döngüyü kırıp Dayımın Oğlu Mustafa sayesinde Amasya ziyareti yapmıştım. O gezi yazısına buradan ulaşabilirsiniz. 

Bu sefer, Amasya gezisinde olduğu gibi Mustafa sayesinde yaklaşık beş günlük bir Samsun ziyaretim ve bu esnada da bol bol gezme-görme ve yiyip içme imkanım oldu:)

Samsun Atakum Sahil

Samsun gezimi birkaç parçadan oluşan yazı dizileriyle paylaşacağım. Malum tek parça uzun yazılar pek ilgi ve dikkat çekmiyor. Bu yazıda ise kısaca Havza'dan ve Samsun'dan bahsedip, diğer yazılarda görülmesi gereken yerleri anlatmaya çalışacağım. Bununla ilgili olarak ilk söylemem gerekense; Samsun'a hazır gelmişken görülmesi gereken sıradan yerler, yani madem geldim bir göreyim:) diyeceğiniz, birde özellikle görmek için Samsun'a gelinmesi gereken yerler var. Bende ilerleyen yazılarda bunu belirterek sizlere güzel bilgiler vermeye gayret edeceğim.  

Havza'dan başlayalım:) Tarihi çok eskilere dayansa da, en önemli özelliği Milli Mücadelemizin başlangıç ve belki de en önemli bölümü olması sebebiyle, ben bu kısmı anlatmayı tercih ediyorum. 

Havza Atatürk Evi Müzesi. Kaynak: ktb.gov.tr

25 Mayıs 1919'da Havza'ya ayak basan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, yaklaşık 18 gün burada kendisine tahsis edilen otelde ikamet etmiş. Şu anda müze olarak hizmet veriyor. Bu süre zarfında da Milli Mücadele ile ilgili planların temelini atmış, aynı zamanda sağlık problemlerine şifa olması için meşhur Havza Kaplıcalarını kullanmış.

Gençlik Marşı (Dağ başını duman almış..), M. Kemal Atatürk ve heyetinin Samsun'dan Havza'ya giderken, araçlarının bozulmasıyla başlayan yürüyüş esnasında ilk defa söylenmiş:) Ayrıca Samsun'dan Havza'ya kadar yol boyunca "Kurtuluş Yolu" diye kahverengi tabelalar eşliğinde bu yürüyüş güzergahını da görebilirsiniz. 

Atatürk Samsun'a ayak bastığında kendisini ilk ziyaret eden ve şehirlerine davet eden heyet Havza Heyetidir. Ayrıca Atamızın emrine 150 kişilik silahlı bir koruma grubu verileceği sözü verilmiş ve bu Atamızın karargahını Havza'ya taşımasında önemli bir etken olmuştur.

Havza Atatürk Evi Müzesi. Kaynak: ktb.gov.tr

İlk Müdafa-i Hukuk Cemiyeti, İlk Tamim (Havza Genelgesi) ve İlk Miting (İzmir'in işgali protesto edilmiş) Havza'da gerçekleştirilmiş.

İstanbul Hükümeti ve müttefiklere İlk Karşı Koyma (terhis edilen ordunun silahlarına geri el koyma) yine Havza'da yapılmış ve İlk Gönüllü Silahlı Grup (Serdengeçtiler) burada toplanmıştır. 

Havza ile ilgili olarak, Atatürk'ün sonraki ziyaretlerinde yapmış olduğu konuşmayı alıntılayarak, cümlelerimi tamamlıyorum.

Havzalılar!
Sizinle en elemli en yeisli günlerde tanıştım. Aranızda günlerce kaldım. Bana mazinin hatırasını hatırlatan şu daire içinde kıymettar mesai ve muavenetinizden pek müstefit oldum. Eğer Havzalıların o samimi ve metin hüsn-ü kabulleri olmasa, eğer Havza'nın nafi şifalı kaplıcaları ahaval-i sıhhiyem üzerinde müspet bir tesir bırakmasaydı, emin olunuz ki İnkılap için çalışamayacaktım. Bundan dolayıdır ki Havza ve Havzalılara çok borçluyum. Kalbi rabıtamı ebediyen saklayacak ve sizi hiç unutmayacağım.

Muhterem Havzalılar!
İlk cür'eti, ilk cesareti gösteren, ilk teşkilatı yapan sizlersiniz. İnkılap ve Cumhuriyet tarihinde kahraman Havza'nın ve Havzalıların büyük bir yeri vardır.

Mustafa Kemal ATATÜRK
Havza Merkez, Kevser Camii. Kaynak: Havza Belediyesi

Havza ile ilgili detayları ileride başka bir yazı ile anlatacağım diyerek Samsun ile ilgili bilgilere geçelim.

Samsun, kilometrelerce uzunluktaki Atakum Sahili, birbirinden meşhur caddeleri, çevre ilçelerde ki doğa güzellikleri, tarihi mekanları, lezzet durakları ve samimi insanları ile harika bir şehir. Ve bugüne kadar gitmemiş olmaktan büyük pişmanlık duyduğumu da açıkça söylemeliyim.

Samsun'u anlatmaya başlamadan önce 5 gün boyunca beni evinde ağırlayan ve her gezimde bana eşlik ederek, gezimin daha anlamlı ve keyifli geçmesini sağlayan rehberim, Dayımın Oğlu Mustafa'ya buradan teşekkür ederim. 

Samsun deniz kenarında olması, Kızılırmak gibi bir nehir ve verimli ovaları sayesinde tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış önemli bir şehir. 

İlk yaşam, Tekkeköy sığınaklarında yaşamış olan insanlarla birlikte eski taş devrine kadar uzanıyor. Ve burası Karadeniz bölgesinin tamamında tespit edilen ilk yerleşim yeri. Daha da ilginci Türkiye'de üçüncü, dünyada ise en eski sekizinci yaşam yeri. Ama gelin görün ki değeri bilinmeyen bir yer:( Başka bir ülkede olsa emin olun büyük bir cazibe merkezi olurdu.

Tekkeköy Mağaraları

Devlet kurarak yaşayan ilk topluluk ise MÖ 5000-3500 tarihleri arasında yaşamış olan Gaşkalar. Hititler, Frigyalılar, Kimmerler, Lidyaylılar, Miletliler, Persler, Makedonya İmparatorluğu, Pontus Krallığı, Roma ve Bizans İmparatorlukları, Cenevizliler, Samsun adını ilk kullanan Selçuklular ve son olarak da Osmanlı İmparatorluğu şehrin tarih boyunca hakimi olmuş medeniyetler.

Unutmadan varlıkları tartışmalı olan Amazonların (Amazon Kadınlarının) da Samsun'dan çıkarak Anadolu'ya yayıldıkları ve sonrasında Yunanistan'a kadar gittikleri söylenmektedir.

Samsun Amazon Heykeli

Osmanlı hakimiyetine kadar her dönem önemli bir ticaret merkezi olan Samsun, ne yazık ki Osmanlı zamanında sıradan bir liman kentine dönüşmüş. Hatta 18nci yüzyılda nüfusu bir köy seviyesine kadar inmiş. 19uncu yüzyılda biraz toparlanmış olsa da, 1869 yılında büyük bir yangın çıkıyor ve şehir tamamen yanıyor. Cumhuriyet dönemine kadar da nüfusun yarısı Türk, diğer yarısı ise Rum/ Ermeni halkından oluşuyor. Hatta mübadele sonrası Yunanistan'a göç edenler orada Yeni Samsun ve Amisos isimli şehirler kuruyorlar.

Tarihte kullanılan isimleri ise; Nerik, Enete, Amisos ve Samsun. Bu arada Cenevizliler döneminde, Danişmentliler tarafından şehir kuşatılmış fakat alınamamış. Bunun üzerine şehrin hemen yanına "Müslüman Samsun" adıyla yeni bir şehir kuruluyor. Hristiyanların yaşadığı bölgeye de "Gavur/ Kara Samsun" ismi veriliyor. Aslında benzer bir durum İzmir'de de var. Bugün aslında anlamsız ve gereksiz yere bazı kesimler tarafından kullanılan Gavur İzmir benzetmesi Samsun'da ki duruma benzer bir olaydan meydana gelmiş.

Son bir bilgi daha; Samsun'un büyükşehir olma tarihi 1993. Yani sonradan görme yada laf olsun diye büyükşehir olan illerimizden biri değil. Bugün Samsun'un bazı ilçeleri, bugün il diye geçen birçok şehirden çok daha büyük ve modern:)

Oradaydım:)

Samsun hakkında ki kısa bilgilerden sonra geçelim gezi planıma.

Samsun ziyaretimin ilk günü öğleden sonra başladığı için gezimizi uzak yerlere gitmek yerine, merkez ilçe caddelerini gezme, Amazon Köyü ziyareti ve akşam sahilde yürüyüş ile geçirdik. İkinci gün Samsun Müzesi, Çakırlar Korusu, Tekkeköy Mağaraları ve Antyeri Kilisesi ziyaretleri ile geçerken, üçüncü günümüzü Teyze ziyareti:) ve Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti ziyaretleriyle tamamladık. En güzel günlerin başında gelen dördüncü gün ise; Vezirköprü Merkez ve Şahinkaya Kanyonu ziyareti ile geçti. Son gün yolculuk öncesi yorulmamak adına Atakum Sahil ve merkezde gezinti, yeme-içme ile sona erdi.

Samsun tabi ki bu listenin çok daha fazlası ama emin olun bunlar en güzel ve kritik yerlerin başında geliyor.  Detaylara gireceğim bir sonraki yazıda görüşmek üzere.

Yorum Gönder

12 Yorumlar

  1. Ooo hoş geldiniz, ya da ben instagram kullanmadığımdan uzun zaman olmuş gibi geldi ama hem sizden haber almak iyi oldu hem de Damsun gibi binlerce yıllık bir kenti sizin kaleminizden okuyacak olmak :) Diğer bölümleri de iple çekiyoruz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende artık instagram kullanmayanlar arasındayım :) Çok teşekkür ederim, bakalım nasıl bir yazı dizisi çıkacak bende merak ediyorum:)

      Sil
  2. Kuzenler ne günler için :)) Süper gezi olmuş abi.

    YanıtlaSil
  3. Havza'daki binaların yerleşimi gayet düzgün göründü gözüme.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Havza'yı bu açıdan hiç görmemiştim ve düzen beni de şaşırttı. Ama burası çok küçük bir kesit. Keşke diğer yerleri de bu kadar planlı ve düzgün olsaydı:)

      Sil
  4. Hoş geldiniz. Uzunca bir aradan sonra yeniden yazdığınızı görmek sevindirici oldu. Atamız ile özdeşleşmiş güzel kentimiz Samsun'u sizin kaleminiz ve harika fotoğraflarınız eşliğinde detaylıca tanıyıp öğrenmek şahane olacak. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere o halde:)
    Teşekkürlerimle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Yazmakta biraz zorlanıyorum ama alışırım diye düşünüyorum. Süreklilik zor ama elimden geldikçe ve fırsat buldukça yazmaya devam:) Saygılarımla.

      Sil
  5. Temiz ve düzenli görünüyor. Uzun bir aradan sonra hoşgeldiniz 😊

    YanıtlaSil
  6. Ciddi emek verilmiş üç bölümlük yazı için teşekkürler ve elbette şehrin insanı olarak benim için de gururlandırıcı bir durumda bu. Ancak iki değerli nokta daha var, hani ben atladım mı diye tekrar tekrar okudum yazıyı ki yok. Şuraya bir not düşmüş olayım bir sonraki bir gezi olasılığı için ; Çarşamba'daki Göğceli Camii önemlidir ve büyük bir tesadüf sonucu olarak da hikâyesini, keşfi yapan birinci ağızdan öğrenme imkanım olmuştu. Bir de Bafra'dan baraj tarafına dönmeden önce sağ tarafta, anayoldan ayrılan bir yol vardır ve o yol da İkiztepe'ye gider, kazı yıllardır devam etmektedir ve çok çok eski çağlara ait çok önemli bulgular elde edilmiştir. Olur ya bir kez daha yol düşerse bu taraflara aklın bir köşesinde bulunsun istedim:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öncelikle çok teşekkür ederim:) Göğceli Camiyi aslında okumuştum ve kesinlikle ziyaret etmeliydim. Ama biraz yoğun geçti ve inanın gitme fırsatı bulamadık.. Yakın zamanda babamları almak için tekrar geleceğim ve listemde:) Kazı alanları ile ilgili olarak, Nerik hakkında çok fazla şey duydum, hatta Kuş Cenneti dönüşü Oymaağaç Höyüğü ile ilgili olarak konuştuk. Kazılar bitince görmek lazım diye düşünüyorum bende. Değerli katkılarınız için teşekkür ederim:)

      Sil