Beykoz Mecidiye ve Hidiv Kasırları

İstanbul Manzaraları

Genel:

Araya farklı şehirler ve tur seyahatleri girmiş olsa da İstanbul turlarımı, kasır ziyaretlerimi tabi ki unutmadım ve bu yazı ile sizlere iki yeni İstanbul Kasrını anlatmaya devam edeceğim. Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi İstanbul'da, Milli Saraylar resmi kurumu tarafından 5 adet Kasır İsmi zikrediliyor. Bunlardan daha önce Beşiktaş gezimde Ihlamur Kasrını, Beykoz civarı gezimde ise Küçüksu Kasrını anlatmıştım. Üzerlerine tıklayarak bu yazılara göz atabilirsiniz.

Bu son gezimde ise sizlere Beykoz Mecidiye Kasrını ve bahsettiğim resmi sitede yer almayan ama kasır olarak geçen Hidiv Kasrını anlatacağım. 

Ben bu gezide kendime ilk başta 4 adet nokta belirledim ve tamamı Anadolu Yakasındaydı. İlk nokta Adile Sultan Sarayı, sonrasında Hidiv kasrı ve Beykoz Mecidiye Kasrı, arkasından Yoros Kalesi oldu. Zamanım kalması nedeniyle de 5nci nokta olarak kısa bir Poyrazköy Turu yapıp evin yolunu tuttum:)

Ulaşım:

Gezi Güzergahı

İstanbul'a ulaşım her ne kadar sıkıntılı olsa da gezi noktaları arası ulaşım son derece rahat ve trafik sıkıntısı yaşamıyorsunuz. Gittiğiniz her yerde de otopark mevcut. Hidiv Kasrı için 12 TL. otopark ücreti ödüyorsunuz. Diğer yerlerde otopark ücretsiz.

Keşfet:

İlk durak olarak belirlediğim Adile Sultan Sarayı, resmi sitelerde Kasır olarak geçmiyor. Zaten burası bir restoran olarak kullanılıyor. Müzesi var ancak şu an kapalı. Bu sebeple de öğün yemekleri hariç giriş yapılmıyor. (Kahvaltı hizmeti yok.) 

Hidiv Kasrı:

Hidiv Kasrı Kule

Burası da Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı sitesinde kasır olarak geçmiyor. Belki de buranın da restoran olarak kullanılmasından dolayı bu şekildedir. Şu an restoran olarak kullanılan kasırda restorasyon var ve bu sebeple hizmet vermiyor. Ancak burası aynı zamanda bir kompleks. Yani içerisinde 1600 metrelik bir yürüyüş parkuru, göz alıcı bir yapay şelale, seyir terasları, çocuk oyun parkları ve faal bir kafeteryası var.

Restoran Olarak Kullanılan Hidiv Kasrı

TDK'ya göre Hidiv'in anlamı; Osmanlı Devleti'nde Kavalalı Mehmet Ali Paşa'dan sonra Mısır valilerine verilen ünvan anlamını taşıyor. Bu kasır da Mısır'ın son Hidivi Abbas Hilmi Paşa tarafından 1907 yılında yaptırılmış. 1903 yılında Osmanlı Devleti'nin desteğini almak için bir süre İstanbul'da kalan hidiv, bu sürede içerisinde, şu an kasrın bulunduğu alandaki 2 ahşap yalı ile çevresinde ki bahçeyi satın almış. Sonrasında da şu an ki kasrı yaptırmış. İngilizler Mısır'ı işgal ettikten sonra Abbas Hilmi Paşa sürgüne gönderilmiş ama 1937 yılına kadar ailesi burada yaşamış. Aynı yıl İstanbul Belediyesi tarafından kasır ve çevresindeki alan satın alınmış.

Hidiv Kasrı

Uzun süre atıl ve bakımsız kalan kasır 1984'te ilk restorasyonunu gördükten sonra kısa bir süre otel olarak kullanılmış, 1996 yılından sonra işletmesi Beltur isimli İBB kurumuna kiraya verilmiş. 

Hidiv Kasrı

Kasrın içini görememiş olsam da çevresini görmek için bile gidilebilecek bir yer. Kafeteryasında güzel bir kahvaltı sonrası, yürüyüşünüzü yapabilir. Arkasından seyir teraslarından boğaz manzarası izleyebilir ve harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Ayrıca şelale kısmı başlı başına görmeye değer.

Seyir Terasından Manzara

Beykoz Mecidiye Kasrı:

Burası resmi olarak kasır kabul edilen yerlerden ve müze maksatlı kullanılıyor. Pazartesi hariç her gün 09.00-18.00 saatleri arasında ziyarete açık. Giriş ücreti 15 TL., müze kart geçerli.

Beykoz Mecidiye Kasrı

Kasır Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa tarafından Sultan Abdülmecid'e hediye olarak yaptırılıyor. Ancak ömrü tamamlanmasını bitmesini görmüyor ve oğlu Said Paşa tarafından 1854'te tamamlatılıyor. Sultan burayı çok az kullanıyor. Sebebi ise Mısır Meselesinde Kavalalı'ya kızması. Zaten Kavalalı'nın bu kasrı yaptırmakta ki amacı da kendini Sultan'a affettirmek:) 

Beykoz Mecidiye Kasrı

Kasır 2 katlı, aslında çatı katı tarzı bir yeri daha var ama orayı gezemiyorsunuz. Her iki katta da zamanında farklı maksatlarla kullanılan ve sonradan restore edilmiş odalar var. Her iki katında ortası büyük salon şeklinde ve odalara buradan geçiliyor.

Kasrın dışı çok dikkat çekici yada diğer muadilleri gibi ihtişamlı bir mimariye sahip değil ancak iç hacim ve iç mimari olarak benim gördüklerim arasında en güzeli ve büyüğü. Dikkat çeken özellik ise iç mimari de ki İtalya'dan ithal edilen malzemelerin kullanılması. Doğu kültüründen ziyade Avrupa kültürünü yansıtan bir havası var. İçeride özellikle sonsuzluk aynası ismi verilen devasa, karşılıklı aynalar çok ilgi çekici.

Burası sadece kasırdan ibaret değil. Aynı zamanda bir koru park. Diğer kasırlar genelde denize sıfırken burası denizden kat kat yukarı doğru kurulmuş. İçeride boğaz manzaralı bir kafe ile temel ihtiyaçlarınızı giderebileceğiniz alanlar mevcut. Ve olabildiğince yeşil bir alan.

Kafeterya

Burası daha çok Padişahlar tarafından günübirlik konaklamalar ve yabancı ziyaretçileri ağırlamak maksatlı kullanılmış.  Sultan Abdülmecid sevmediği için pek kullanmamış ama Sultan Abdülaziz tarafından sıklıkla kullanılan bir kasır olmuş. 

Zamanla şehir dışında kalmaya başlamasından sonra kamu hizmetine tahsis edilen kasır, sırasıyla, yetimler yurdu, göz hastanesi, verem hastalığı ile mücadele ve çocuk göğüs hastalıkları hastanesi olarak kullanılmış. 1997 tarihinden itibaren Milli Saraylar dairesine bağlanan kasır, 2017 yılında müze olarak tekrar hizmet vermeye başlamış. İlginç bir bilgi ise kasrın restorasyonu 6 sene sürmüş. İçeride restorasyona ve eski haline ait fotoğraflar vardı ve gerçekten içler acısı bir halden şimdiki durumuna kavuşmuş. Burada da diğerlerinde olduğu gibi kasrın içinde fotoğraf çekme yasağı var... 

Kasırdan Boğaz Manzarası

Açıkça söylemek gerekirse benim ziyaret ettiğim diğer iki kasra göre daha güzel bir yerdi. O tarafa giderseniz kesinlikle ziyaret etmenizi öneririm.

Yoros Kalesi:

Yoros Kalesi

Burası ile ilgili bilgileri daha önceki Küçüksu Kasrı yazımda anlatmıştım. O yüzden detaya girmeyeceğim. Sadece bu sefer hava çok güzeldi ve surların ötesini görme imkanı yakaladım. Ve aslında geçen sefer çok şey kaçırdığımı fark ettim. Uzatmadan sizi fotoğraflarla baş başa bırakayım:)

   Yoros'tan Yavuz Sultan Selim Köprü Manzarası

Yoros Kalesi Boğaz Manzarası

Yoros Kalesi Boğaz Manzarası

Poyrazköy:

Poyrazköy Sahil

Burası aslında planlarımda hiç yer almayan bir yerdi. Ancak Yoros Kalesini gördükten sonra, mesafenin de kısa olması nedeniyle fotoğraf çekme maksatlı gitmeye karar verdiğim bir yer oldu. İsminden de anlaşılacağı üzere bir köy:) Tabi deniz kenarı olması, onu diğer köylerden ayırıyor:)

Poyrazköy Plaj

Poyrazköy her ne kadar İstanbul dışında kafa dinlemek, huzur bulmak için tavsiye edilen bir yer olsa da, bu tamamen gideceğiniz mevsime bağlı:) Misal ufak ve çok şirin bir plajı var ama bu mevsim yada tarihlerde hınca hınç dolu:) Yani buradan zevk alma yada çok erken saatte gitmezseniz yer bulma şansınız yok.  

Kale üzerinden Balıkçık Barınağı ve Boğaz

Plajın yanı başında bir balıkçı barınağı, üst tarafta ise küçük köy ve karşınızda Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile boğaz manzarası mevcut. Birde 600 yıllık Poyrazköy Kalesi mevcut ama kalıntı halinde ve gezilecek bir durumda değil. Sadece oradan Karadeniz ve Boğaz manzarası izlemek bile büyük keyif. Burası gezi güzergahımın son noktasıydı.

Tavsiyeler:

Kasır ziyaretleri için mevsim tavsiyem yok. Ancak hemen her kasrın bulunduğu alanda bir kafeterya yada güzel boğaz manzarası olmasından dolayı, yağmur, çamur olmadıkça her mevsim gidilebilir. Ayrıca sırf kasır ziyaretleri yapacaksanız kıyafetin de pek önemi yok. Yani ortama uygun kıyafetler giymek sizi zorlamayacaktır:)

Fotoğrafçı arkadaşlar için yazdığım ve gördüğüm yerler harika manzara çekimleri için ideal yerler.

Çok da fazla tavsiye verebileceğim yerler değil ancak varsa sizin merak ettikleriniz yorumlarda paylaşırsanız cevaplamaya çalışırım:)

Son olarak resmi olarak kasır kabul edilen son iki yer ziyaretim kaldı ve her ikisi de Avrupa Yakasında. Bir aksilik olmazsa bir sonraki gezimde de oraları sizlere anlatmak niyetindeyim. 

Ayrıca sizlerin de İstanbul'da merak ettiğiniz, bir gezi rehberi olsa da okusak dediğiniz yerler varsa, yorumlarda seve seve okumak isterim ve tabi ki gitmeyi de arzu ederim sizler için:)

Yorum Gönder

29 Yorumlar

  1. Grazie per questo bellissimo viaggio "virtuale" corredato di informazioni utili e bellissime fotografie.

    YanıtlaSil
  2. Kasır olarak kabul etmek veya etmemek. Bütün mesele bu hocam :) Resmî olarak kabul edilmese de o kasırlar bizim kasrımızdır :)

    YanıtlaSil
  3. İsimlerini bilsem de her iki kasrı da uzaktan bile görmemiştim Her zamanki gibi harika fotoğraflar eşliğinde çok güzel bilgiler verdiniz. Yavuz Selim Köprüsü fotoğrafına bayıldım:) Kasırların restoran yapılmasına izin veriliyor da içeride fotoğraf çekmek neden yasak acaba?
    Keyifle okunan bir yazı daha çıkmış elinizden. Emeğinize sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim de dikkatimi çeken ve hoşuma gitmeyen konuların başında fotoğraf çekiminin yasak olması:( İçeride ki eserlerin imitasyonu yapılıyor ve satılıyor gerekçesi ile izin verilmediğini söylemişlerdi ama çekmek isteyen her halükarda çeker, o yüzden çok mantıklı bir gerekçe değil. Bazen flaşlı çekimler yasak olabiliyor ve ona hak veriyorum ama diğeri çok anlamlı değil:)

      Son 2 kasır kaldı:) Çok teşekkür ederim değerli yorumunuz için.

      Sil
  4. Yedi sene İstanbul’da yaşayıp bu kadırlardan hiç birini görmemek! Mazeretim de Anafolu Yakası’na iş va olmadıkça neredeyse hiç geçmemiş olmam :,( Çok şey kaçırmışım… Özellikle Beykoz kasrına yukarıda olmasından ötürü ve bahçesinin gölgeliği nedeniyle Hidiv Kasrı’na bayıldım! Mutlaka görmek isterim dedirtiyor yazınız!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İstanbul trafik anlamında insanları resmen hayatından bezdiriyor:) Bu hafta 2 tane Avrupa Yakası Kasrını gezeceğim, onları okuyunca daha çok üzülmezsiniz umarım:))) Keyifli vakitler dilerim:)

      Sil
  5. Çok teşekkür ederim, sağolun:) Poyrazköy sonbaharda huzur bulunacak, keyifli bir yer.

    YanıtlaSil
  6. Boğaz manzaraları çok güzel. İstanbul'da yaşayan birine göre İstanbul'u daha çok dolaşmış olabilirsiniz :) Anadolu yakasının çoğu yerini bilmem ben de.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Böyle devam ederse dediğiniz gibi İstanbulluları henüz geçmediysem bile geçme niyetindeyim:)

      Sil
  7. I would have never thought of such a beautiful place so close to Istanbul. It seems transit lines have routes that pass near Poyrazköy Plajı. Have a nice week!


    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Thank you so much Giorgio:) Wish you a great new week too:)

      Sil
  8. Anadolu yakası tecrübem ne yazık ki yok, hem uzak oluşu bahanesi ama yine de görülmeye değer şahane yerler, İstanbul gezileri düzenlemeyi düşünmez misiniz :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)) Avrupalılar sanırım Anadolu Yakası'nı pek sevmiyor. Diğer yorum yapan arkadaşlarımda da benzer bir durum var:) Ama hep dediğim gibi, yaşanan şehirde keyfe keder gezmek pek kolay olmuyor.. Teşekkür ederim güzel yorumunuz için.

      Sil
  9. Anadolu Yakasını ben de hiç bilmiyorum. Güzel tarihi bilgiler ve detaylar vermişsiniz. Yazılarınızı okumak keyif veriyor. Fotoğraflar da çok güzel. Paylaşım için teşekkürler. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim:) Yarın bir Avrupa Yakası gezisi olacak inşallah:) Belki oralar için harekete geçiririm sizleri, tabi memleketten dönünce:) Mutlu haftalar:)

      Sil
  10. Boğaz manzaralarına bayıldım, ne güzel kareler yakalamışsınız, emeğinize sağlık:))) Yoros Kalesi ve Poyrazköy'ü çok merak ettim, deniz görünce daha çok sevdiğimden olsa gerek:) Sayenizde hiç bilmediğim ve gezemediğim yerleri görüyorum. İstanbul'a gitmek kısmet olunca bloğunuzu açıp tekrar okuyacağım gezeceğim yerlerin notunu çıkaracağım:))) Çok güzel yerler var:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim güzel yorumunuz için:) Denizi olan yerler daha bir ilgi çekici ve cazip geliyor bana da:) Muhtemelen ileride bu yazıları toparlayıp, daha bir rehber tadında çok kısa olarak yayınlayacağım:) Eminim daha faydalı olacaktır. Tekrardan teşekkür ederim:)

      Sil
  11. Kaleminize sağlık yine güzel bir yazı olmuş. Hidiv karşına gitmiştim. Güzel görseller sunmuşsunuz. Emeğinize sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, sizi tekrar görmek çok güzel:)

      Sil
  12. Yoros Kalesi ve Poyraz'a gitmiştim, çok güzel orası :) İstanbul'da bir ton yer gezdim hala bitmiyor gezilecek yerler. Teşekkürler rehber için, bir daha gittiğimde kasrı gezmeyi düşünebilirim:)

    www.kayipfisilti.com

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet sizin gezi yazılarınızdan birinde Yoros Kalesi'ni okumuştum ve o sayede listeme eklemiştim:) Ben teşekkür ederim.

      Sil
  13. İstanbul' da yaşarken hakkını verenlerdenim ben. :) Sizin yazılarınızda İstanbul' u bu kadar uzaktayken tekrar hatırlamak keyifli oluyor. Elinize sağlık. Gittiğiniz her köşenin fotoğraflarına sevgiyle bakıyorum. <3 Teşekkürler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İstanbul'da yaşarken, bu şehrin hakkını verebilmek gerçekten çok kolay değil ve zoru başarmışsınız inanın:) Çok mutlu oldum beğenmenize, ben teşekkür ederim:)

      Sil
  14. Hayat size güzel bu arada beğendiğim bir site hayat40tansonra

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, değerini bilen herkese güzel hayat:)

      Sil
  15. Like your post :)
    have a nice day

    YanıtlaSil