Pamukkale Travertenler |
Genel:
Gelelim gezimizin son gününe, son günün ilk durağına:-) Öncesinde ufak bir hatırlatma; 3 Temmuz ilk gün, Lavanta Kokulu Köy, Lisinia Doğa ve Salda Gölü yazılarımı okumak isterseniz üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz:-)
Hierapolis Antik Kenti'nin geçmişi Roma dönemine uzanıyor ve travertenler ile aynı bölgede olması nedeniyle ayrı bir güzelliğe sahip. Bu bölge aynı zamanda UNESCO Dünya Kültürel ve Doğal Miras Listesinde bulunuyor. Aslında travertenlerin güzelliği ve şifalı olmasından kaynaklı olarak Bergama Krallığı tarafından bu bölgeye antik şehir kuruluyor ve yüzyıllarca ziyaretçi ağırlıyor. Bu gün ise her yıl 2 milyon civarı turist ağırlayan bir bölge olduğu resmi kaynaklarda yazıyor.
Antik Kentin en önemli özelliklerinden birisi ise günümüze kadar en sağlam ulaşan antik kentlerden birisi olması. Diğer bir özelliği ise Kutsal Şehir olarak adlandırılması. Özellikle Hristiyan dünyasında yeri önemli. Hz. İsa'nın 12 havarisinden biri olarak kabul edilen Philippus'un burada öldürülmesi ve bu sebeple yapılan yerler, Hristiyanlar için kutsal kabul ediliyor.
Şehirde, bu ismi almadan önce de yaşam olduğu biliniyor ama pek fazla detay yok. İsmini ise Bergama'nın efsanevi kurucusu Telephosun karısı, Amazonlar Kraliçesi Hiera'dan aldığı düşünülüyor. (Polis ise şehir anlamına geliyor.) Şehir XII. yüzyıldan sonra ise Türklerin eline geçiyor.
Travertenlere gelince, teknik bilgiye çok hakim değilim ama binlerce yıldır bilinen; termal ve mineral içeren şifalı suyun olduğu ve az önce de yazdığım gibi sırf bu sebeple antik şehrin buraya kurulmuş olması. Travertenlerin oluşma sebebi de zengin mineral ve bazı elementlerin oksijen ile reaksiyona girmesi, akan suyun geçtiği yerlerde de travertenleri oluşturması:-)
Bildiğiniz gibi buranın kararması ile ilgili de yıllarca medyada haberler yapıldı ve durumu içler acısıydı. Ancak şu anda her yer kısmen beyaz ve koruma için her türlü tedbir alınmış. 90'lı yıllara kadar burada yapılan inşaatların, tesislerin kararmaya sebep olduğu tespit edilince buna müdahale edilmiş ve durdurulmuş. Şu an zaten UNESCO kararları gereği bölge tamamen çevrilerek, girişler kısıtlanmak suretiyle gerekli tedbirler alınmış. Geçelim diğer detaylara:-)
Ulaşım:
Denizli merkezden yaklaşık 22 km. mesafede olan yerleşime ulaşım son derece rahat. Traverten ve Antik Kentin bulunduğu alan koruma altında olduğu için sadece belli bir yere kadar araç ile ulaşım mümkün. Burada sizleri olabildiğince büyük bir otopark karşılıyor olacak. Müze kartınız varsa giriş ücretsiz. Ancak yoksa 110 TL. giriş ücreti ödemeniz gerekiyor. İçeri de ise Antik Havuza girmek isterseniz ayrıca para ödemeniz gerekiyor. (Tesise giriş için ücret ödenmiyor.)
Yazın her gün 06.30-20.00saatleri arasında, kışın ise 08.00-18.00 saatleri arasında açık.
Keşfet:
Pamukkale Travertenler ve Antik Kent Giriş |
4 Temmuz sabahı saat 09.30'da otel çıkışı sonrası yaklaşık 22 km. mesafede olan Hierapolis ve meşhur travertenler daha girişte göz korkuttu çünkü pazar günü olması nedeniyle mahşer günü gibiydi:-)) Benim gibi müze kartı olmayanlar için ilk başta giriş sıkıntı olacak gibi görünse de rehberimizin girişimi ile çok beklemeden giriş yapma şansımız oldu.
Antik Kent toplam 16 bölümden oluşuyor:-)) Yani hakkını vermek için belki de 1 tam günü buraya ayırmak lazım.. Burada işte tur ile gelmenin ilk dezavantajını yaşadım diyebilirim. Tarihi yerlere olan özel ilgimden dolayı burası benim için önemliydi ama ne yazık ki kısıtlı görme imkanı yaşadım:-(
Alanda görülecek 3 temel yer var. Travertenler, Antik Şehir ve Antik Havuz. Antik Kentte benim keşfettiğim yerler ile başlayalım;
Ana giriş yani Güney Roma Kapısı sonrası ilk göreceğiniz yer Gymnasium ismi verilen alan. Böyle denmesinin sebebi ise gün ışığına çıkan yazıtlardan elde edilen bilgiler. Adından da anlaşılacağı üzere spor alanı:-)
Gymnasium |
Burası zaten girişte ve yürüyüş alanı üzerinde. Bizim bir sonraki durağımız Tiyatro oldu. Burası antik kent içerisinde ki en görkemli alanların başında geliyor.
Tiyatroya Çıkış Yolu |
Burası kısmen tepede olduğu için, yaz mevsiminde çıkış biraz yorucu ama görmeye değer bir alan. Yapımının 150 yıl sürdüğü ile ilgili birçok kaynak mevcut ve içerisinde ki kabartmaları, görkemli sahnesi ve oturak yapısı ile Roma Tiyatroları arasında en iyilerinden biri olarak gösteriliyor.
Tiyatro |
Tiyatro Sahnesi |
Tiyatroya giderken sol tarafa ayrı ve ilgi çekici bir yol daha ayrılıyor. Burada ise Aziz Philippus Martriumu mevcut. İşte burası antik kentin kutsal sayılmasının en büyük sebebi. Aziz çarmıha gerildikten ve Hristiyanlık resmi bir din olarak kabul edildikten sonra, Azizin adına burada bir şehitlik yapılmış. Ne yazık ki yakından göremedim ve sadece uzaktan fotoğraf çekmekle yetindim:-(
Aziz Philippus Martriumu |
Yine tiyatroya giderken sola değil de sağa bakarsanız, bakarsanız diyorum çünkü anladığım kadarıyla çalışmalar nedeniyle kapalı, Apollon Tapınağını görme şansınız var. Burası aynı zamanda kehanet merkezi olarak da geçiyor.
Apollon Tapınağı (50 mm. lens ile bu kadar) |
Bu üç yapıdan hemen önce ise bir arkeoloji müzesi mevcut. Burası da aslında Büyük Hamam denilen yer. Zamanında yapılan restorasyon sonucu 3 bölümden oluşan bir müze haline getirilmiş.
Arkeoloji Müzesi Giriş |
Lahitler ve Heykeller Bölümü |
Gördüğünüz gibi benim görebildiğim alan sayısı 6:-)) Geri kalan 10 alanı ne yazık ki göremedim. Eğer siz daha geniş zamana sahip olursanız buralara ilave olarak; Frontinus Caddesini, Agorayı ve Şehir dışındaki tiyatroyu da mutlaka ziyaret edin.
Geçelim Antik Havuza; Burası arkeoloji müzesinin hemen devamında ve bir tesis içerisinde bulunuyor. Burası aynı zamanda Kleopatra Havuzu olarak da anılıyor. Meşhur Mısır Kraliçesinin zamanında buranın ününü duyarak geldiği ve burada yüzdüğüne inanılıyor:-) Bu bir efsane ama suyunun şifalı olduğu bilinen bir gerçek. Girmedim ama sıcaklığının yaz, kış 36 derece olduğu söyleniyor. Şifalı suyunun yanı sıra en ilgi çekici özelliği tarihi kalıntılar içinde yüzmek gibi görünüyor. Tesise giriş için ücret ödemiyorsunuz ama havuz için ayrıca para ödemek zorundasınız. Bildiğim kadarıyla 30 TL. gibi bir ücreti var.
Antik Havuz |
Gelelim travertenlere:-) Burası 3 bölümden oluşuyor. Güney Roma Giriş Kapısından biraz ilerlediğinizde sol tarafta karşılaşacağınız ilk yer, seyir terasları ismi verilen ve harika bir manzaraya sahip alan. Ancak bu alanda ki travertenlerde su yok.
Seyir Terasından Manzara |
Seyir terasından devam ettiğinizde ise asıl ilgi gören, insan yoğunluğunun çok fazla olduğu alana geliyorsunuz. Burası ayakkabılarınızı çıkartarak girişin serbest olduğu yada mayo vs. ile girip küçük havuzlarda yüzebileceğiniz yer. Ancak inanılmaz bir kalabalık var...
Girişin Serbest Olduğu Alan |
Son alan ise az önceki alanın devamında ve koruma altına alınmış travertenler bölgesi. Benim şahsi fikrim özellikle de fotoğrafçılar için en ideal yerlerden birisi. İnsanlar burayı muhtemelen çok keşfedememiş ve çok fazla gelmiyorlar. Biraz sakinlik ve güzel fotoğraf kareleri için burayı tercih etmek lazım:-)
Bu arada travertenlerin aşağı tarafı olduğu gibi oteller bölgesi ve o tarafta da güzel bir termal havuzlar var.
Oteller Bölgesi |
Tesis benim gözlemlerim ile bu kadar. Son tur gününün ilk durağını burada tamamlıyoruz. Buradan sonraki durağımız ise Kaklık Mağarası olacak:-) Geçelim tavsiyelere.
Tavsiyeler:
Burası için ilk tavsiyem, ayakkabı tercihi, yerler çok taşlı, bazı yerler toprak, çakıl vs. Bu sebeple iyi bir yürüyüş ayakkabısı seçmekte fayda var.
Mevsim kesinlikle yaz ayları değil. Mümkünse Sonbaharı tercih etmekte fayda var. Etraf yeşillik yada ağaçlık değil. Olurda benim gibi yazın gelirseniz, şapka, güneş gözlüğü ve güneş kremi kullanmanız faydalı olacaktır.
Yine en önemli tavsiyem, burayı tur ile değil, bireysel olarak gezmeniz:-) Özellikle antik şehir vb. tarihi yerlere ilginiz varsa, kesinlikle bireysel gezi yapmanızı tavsiye ederim.
Bugüne kadar çok bahsetmedim ama müze karta sahip olmanızda fayda var. Sadece 10 dk.da çıkartılıyor ve Kültür Turizm Bakanlığı bağlısı tüm yerlere ücretsiz girebiliyorsunuz. Bazı özel yerler hariç. Zaten az yere gidiyorum, ne gerek var diye düşünmeyin. 4 kişilik bir aile (tüm bireyleri 18+ olduğunu düşünüyorum), eğer müze kartı yoksa bu tesise girmek için 440 TL. ödemek zorunda:-))
Burada fotoğrafçı arkadaşlar için her lens uygun gibi görünse de ben tele objektifi tercih ederdim. Yapılar çok güzel ve ortam uzak mesafelerden fotoğraf çekmek için çok müsait.
Tüm değerli arkadaşlarımın şimdiden Kurban Bayramı mübarek olsun:-)
43 Yorumlar
It's a fabulous place to visit. I mainly like the archaeological area with the teather, the gymnasium and the museum. I also like the landscape of Pamukkale Travertenler. You shared a Great report !
YanıtlaSilHave a nice week
Thank you so much Giorgio:-) Have a nice week for you too.
SilÇok güzel yerlermiş. Demek daha detaylı gezip görmek lazım. Tarihi bilgiler için de teşekkürler. :)
YanıtlaSilKesinlikle bu antik kenti tekrar gezmeliyim... Ben teşekkür ederim:-)
SilWow, the Ancient City is where I would love to visit. Thanks for sharing and enjoy your day.
YanıtlaSilThank you Bill:-) Have a nice week.
SilHierapolis belki de benim ilk gördüğüm antik kenttir. Denizliliyim ben. Çocukken gitmiştik ilk. Anımsıyorum da anneannem mayoyla sulara giren turistlerden acayip rahatsız olmuştu. O zamanlarla şu an arasında o kadar fark var ki. Sular aşağılara kadar inerdi. Zakkumların yaprakları bile beyaz tabaka ile kaplıydı. Şimdi az bir alanda az bir su. Yıllar içinde otullere su verdikleri için asıl travertenler karardı. malesef.
YanıtlaSilÇocuklar özellikle Deniz travertenleri seviyor. O yüzden son birkaç yıl içinde 2 kez gittik ama ben eski keyfi alamıyorum.
Dediğiniz gibi çok kısıtlı bir alanda su var. O da sadece orta kısımda. Onun harici tek damla yok etrafta:-)) Birde sanırım suyun verilmesi de kontrollü. Çünkü yürüdüğümüz bir çok yerin altından su sesleri geliyordu.. Neyse ki geçte olsa koruma tedbirleri artırılmış. Antik Kent açıkçası içimde kaldı ve muhtemelen ilk fırsatta bireysel olarak gelirim:-)
SilÖzellikle son bölümdeki tavsiyeleriniz çok önemli. Bölgenin mevsimsel koşulları ve gitmeden bilemeyeceğimiz belirsiz faktörlerini paylaştığınız için teşekkürler. Gene keyifle okuduğum bir gezi paylaşımı yapmışsınız. Emeğinize sağlık. :)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, faydalı bulmanıza çok mutlu oldum:-) Şimdiden mutlu bayramlar:-)
SilMüze kartın önemi bende bu gezide biraz geç de olsa anlamış oldum:-)) Çok teşekkür ederim.
YanıtlaSilTiyatro efsaneymiş hocam.
YanıtlaSilGüzeldi Hocam:-) Mekanın en iyi yeriydi...
SilInteresting article, beautiful amphitheater! It must have been an amazing feeling to be able to see it up close. I found out some interesting things again. I don't know if I should admit, but I, a Christian, learned from you, a Muslim, where one of the Apostles died :)) Well, travel educates, you know how to use them, and I use your knowledge. :) Thanks. I am waiting for more.:) Eid Mubarak :)
YanıtlaSilI'm also learning many new informations on my trips too :-) Thank you for your nice comment Ela:-)
SilTam da söylediğiniz gibi burayı bir okul gezisi kapsamında görmüştüm. Ama sadece o bembeyaz traventenleri ve minik doğal havuzcukları. Antik kentten falan hiç haberimiz olmadı. Sadece paçalarımızı sıvayıp içinde çıplak ayakla 15 dk kadar dolaşıp çıkmıştık. Kuşadası, Dikili vs derdine düşmekten ne çok şey kaybetmişiz.
YanıtlaSilÇok bilgilendirici bir yazı olmuş. Antik kenti tekrar tekrar inceleyip eksiğimi kapatmış kadar oldum. Çok teşekkür ederim. Ellerinize sağlık:)
Sanırım her yaşımızın ilgi alanı farklı oluyor:-) Biraz daha yaş alınca sanırım daha bir olgun gözlerle bakıyor, öğrenmeye çalışıyoruz etrafımızı. Ama yine de okul gezisi kapsamında gördüğünüz için şanslısınız:-) Çok teşekkür ederim güzel yorumunuz için, mutlu bayramlar:-)
Sil4 kişilik aile sadece gitişler için 500 tl verecek :( ne çok yaa
YanıtlaSiliyi bayramlar
Ciddi rakamlar.. Size de iyi bayramlar:-)
SilGezmediğimiz ne çok yer var. :) dediğiniz gibi sonbaharda gitmek çok daha güzel olacaktır. :)
YanıtlaSilGez gez bitecek gibi değil Ülkemiz:-) Teşekkür ederim.
SilYıllar önce gidip o griliği görünce çok üzülen bir çocuktum, şimdi bir daha gitme zamanı gelmiş ama sonbaharda evet! :) Sonbahar, haftaiçi, sabah erkenden..
YanıtlaSilİyi bayramlar
Kesinlikle:-) Sonbahar, haftaiçi, sabah erkenden:-) Hep yazdığım ve hassas olduğum konu:-) Sizlere de mutlu bayramlar, teşekkür ederim.
SilÜlkemizde ne yazık ki pamuklara sarılıp da korunması gereken yerlerin yeterince korunmuyor olması çok üzücü lakin en bozulmamış zamanlarında aralıklarla iki kere oraları yaşamış olmak ve anılarda özel hikayelerle yer etmişliği şahsım adına -çok şanslı-bir kazançmış diye düşündüm okurken yazıyı... gelecek nesiller içinse üzgünüm:) İyi bayramlar:)
YanıtlaSilGelecek nesli neler bekliyor hiç bir fikrim yok.. Aslında var ama yine de umutluyum:-) Teşekkür ederim, size de iyi bayramlar:-)
SilYıllar önce buralara fotoğraf derneğinden
YanıtlaSilarkadaşlarla gidip bol bol fotoğraf cekmistik..Herkes görmeli mutlaka..
Sayenizde yeniden hatırladım nostalji yaşadım teşekkürler
Fotoğraf grupları ile gezi/ turlara katılmak en büyük isteklerimden birisi.. Çok daha keyifli geziler olacağını düşünüyorum:-) Teşekkür ederim güzel yorumunuz için.
SilYine dopdolu içerikli çok güzel bir yazı:))) Fotoğrafların içinden çıkamadım, çok güzeller, emeğinize sağlık:))) Bu arada fotoğrafları hangi makine ile çekiyorsunuz?(model olarak) Pamukkale eskiden beri bambaşka görünür gözüme, gidip görmek nasip olmadı henüz. Müze kart hiç aklımda yoktu ve yazınızı okuyunca önemini çok daha iyi anladım:)))) Tatlı bayramlar dilerim:)))
YanıtlaSilBu kadar gezen biri olarak inanın müze kart işini bende dikkate almıyordum. Aslında bu gezi öncesi kısa kısa İstanbul turları yapmaya başladım ve orada anladım müze kartın önemini:-) Pamukkale'de bunu iyice pekiştirdi:-))
Sil2 yılı aşkın süredir Canon EOS 200D kullanıyorum. Standart kit lens var üzerinde ve biraz yetersiz, birazda makinenin değişim zamanı gelmeye başladı:-) Zaten bu makine giriş seviyesi yani yarı profesyonel makine olarak geçiyor. Yeni başlayanlar için hem maddi hemde menülerinin kolaylığı anlamında ideal :-) İnşallah en kısa zamanda ziyaret şansı bulursunuz. Size mutlu bayramlar.
Fotoğraf makinesi bilgileri için çok teşekkür ederim:))) Mutlu günler:))
SilLooks like an interesting place to visit.
YanıtlaSilFabulous photos and info as always.
Thank you so much:-)
SilSizin bu anti kent gezileriniz beni de kıskandırdığı için bende Efes e gideceğim sanırım :)
YanıtlaSilAntik Kent dendiği zaman akan sular durur, beni de götürün:-)))) Havalar biraz sıcak, biraz daha beklemekte fayda olabilir.. Mutlu bayramlar diliyorum:-)
SilWow I love those kind of ancient places!
YanıtlaSilxoxo
marisasclosetblog.com
Thank you so much Marisa:-)
Silah ah valla o suların içinde olmalıııı insan :)
YanıtlaSilGirmedim hata yaptım sanki ama zaman kısıtlı olunca...
SilGitmem gereeeek çok güzeeel😊
YanıtlaSilGidilmesi gerek gerçekten 🙏😄 Teşekkür ederim 🙏
SilHatta en önemlisi ayakkabı :-)) Çok teşekkür ediyorum, sağolun, selamlar 🙏 🙋♂️
YanıtlaSilTüm resimler cok güzel ancak antik havuz favorim oldu ☺️
YanıtlaSilAntik havuz favori olmayacak gibi değil:) Gerçekten çok güzeldi, sağolun:)
Sil