Artvin ve Rize
Bir gece önce rehber, "yarın otobüs kalkış saati 06.30" dediğinde kan beynime çıktı desem abartmamış olurum:) Ama ısrarla 2 saat uykunun yeteceği yönünde ki girdisini dikkate almak zorunda kaldık ve sonuç olarak; 2 saat olmasa bile, 3-4 saatlik uykunun, doğa ile içi içe bir yerde fazlası ile yeterli olabileceğini gördüm:)
3üncü güne hoş geldiniz:) 1inci gün yazısına buradan, 2nci gün yazısına ise buradan ulaşabilirsiniz. Ayrıca gezinin son günü çok az yer görmüş olmamız nedeniyle 4üncü günü de bu yazıda aradan çıkartacağım:) Uzun bir yazıya hazır olun:)
ARTVİN/ Mençuna Şelalesi:
İlk olarak bilmeniz gereken buraya tur otobüsü ile ulaşım imkansız. Bu yüzden de küçük minibüsler ile transfer yapılıyor ve yolları zorlu:) Hem bozuk, hem dar, hem de tehlikeli:) Doğru mevsimde değilseniz kesinlikle özel aracınız ile yalnız gitmeyi düşünmeyin.
Bu arada Mençuna ismi sizlere de belki ilginç gelmiştir. Lazca bir kelime ve "Ulaşılması zor yer" anlamına geliyormuş. Adının hakkını veren bir yer:) Ve burada bir çok yerin ismi ilginç:)
Şelale, Artvin'in Arhavi İlçesine yaklaşık 17 km. mesafede ve Kamilet vadisi denilen yerde bulunuyor. Buraya gelirken yolda göreceğiniz tarihi Çifte Kemer Köprü, durma imkanınız varsa görmeye değer harika bir yer. Şelaleye ulaşım için araçlarla belli bir mesafeye kadar ulaşım söz konusu. Ancak bir yerden sonra aracı bırakmanız gerekiyor.
Aracınızı gidilebilecek son noktaya bıraktıktan sonra ilk olarak asma bir köprüden yolun karşısına geçecek, Mençuna Şelalesi Yeşil Yol Projesi Yürüyüş Yoluna gireceksiniz. Burası ciddi efor gerektiren bir yürüyüş yolu. Tur ekibindeki 60 yaş üzeri büyüklerimiz bir süre sonra pes edip geri dönmek zorunda kaldılar:(
Yürüyüş Yolundan Manzaralar |
Temponuza bağlı 30-60 dk. arası sürecek bir patika yol var ve tamamına yakını tırmanma şeklinde. Açıkçası çoğu yerde "bu ne kardeşim yeter" dediğimi çok iyi hatırlıyorum:) Ancak yolun sonunda göreceğiniz manzara tüm yorgunluğa değecek kadar güzel.
Şelale için ikinci bir asma köprü daha geçeceksiniz. Ve burası harika fotoğraflar için ideal bir alan. Özellikle modelli çekimler için. Şelale iki kısımdan oluşuyor. İlki ana şelale kısmı. Burada şelale yaklaşık 70-80 metreden kendini harika bir gölete bırakıyor. Bizim ziyaretimizde gölete giren arkadaş oldu ama halinden suyun çok soğuk olduğu da belliydi:)
Gölet sonrası ise bu sefer yaklaşık 10-15 metrede su kendini ikinci kez aşağıya bırakıyor ve sonrasında Kamilet Deresi ile birleşiyor.
Şelalenin orada oturma yeri olan, içecek vs. satmak için hazırlanmış ufak bir yer işletme vardı. Ama kapalıydı. Belki erken saatte gittiğimiz için bu şekildeydi. Burada ki güzel husus ise şelalede bizim gruptan başka kimsenin olmayışıydı. Gerçi biz de 30 kişiden fazla bir ekiptik:) Günün ilerleyen saatlerinde nasıl oldu bilmiyorum ama kalabalık olmadığı zaman bu tür yerlerin tadı ayrı bir güzel çıkıyor. Tabi birde buraya ulaşımın kolay olmadığı, şelaleye yürümenin de zorluğu düşünüldüğünde gün içinde de çok kalabalık olmaması muhtemel.
Karadeniz turu yapacaksanız burası kesinlikle ve kesinlikle listenizde olması gereken bir yer. Bir sonraki durağımız ise yine minibüsler ile transferin zorunlu olduğu Borçka Karagöl:)
ARTVİN/ Borçka Karagöl:
Borçka Karagöl |
Minibüsler ile önce Çoruh Nehri boyunca başlayan keyifli yolculuk, sonrasında yeşil vadiler içerisinde devam ediyor ve nihayetinde Borçka Tabiat Parkına varıyoruz. 2002 yılında tabiat parkı ilan edilen bölge Artvin merkezden 57 km., Borçka İlçe merkezinden ise 25 km. mesafede. Yolun büyük bir kısmı asfalt olsa da son 5-6 km.si parke yol ve biraz sıkıntılı. Tabi burası da diğer yerlerde olduğu gibi olabildiğince dar ve bir tarafı genellikle uçurum:) Kendi aracınız ile geliyorsanız yol üzerinde mola verebileceğiniz harika yerler olduğu da aklınızda olsun.
Tabiat Parkı'na girişte sizi ilk olarak otopark karşılıyor ve tahminler ötesi bir kalabalık oluyor. Özellikle yer gök tur otobüsü ile doluyor:) Yürüyerek girerseniz 4 TL, özel aracınız ile girerseniz 12 TL. ödemeniz gerekiyor. İçeride her türlü yeme-içme ve diğer ihtiyaçlarınızı giderebileceğiniz tesisler var. Ayrıca hem çadır kampı hemde ücreti karşılığında konaklama yapabileceğiniz Kır Evleri mevcut. Detaylar için http://borckakaragol.tabiat.gov.tr/ adresini ziyaret edebilirisiniz.
Tabiat Parkı içerisinde en ilgi çekici nokta ise tabi ki Karagöl:) Burada bilmeniz gerektiğine inandığım bir husus var. İnsanların büyük çoğunluğu burayı tek göl gibi düşünüp, bu göl üzerinde ki iskelelerde fotoğraf çektirebilmek için inanılmaz bir uğraşa, mücadeleye giriyor:) Tabi kendilerince de haklılar ama bu gölün, bir köprü ve ufak bir dere ile ayrılan kısmında ikinci bir göl daha var.
Tabi burada artistlik pozlar verecek bir iskele olmadığı için insanlar pek uğramıyor. Ama gerek fotoğrafçılık anlamında gerekse gerçekten huzur bulmak anlamında ideal olan yer burası:) Yansıma fotoğrafları için bugüne kadar gördüğüm en güzel yerlerden biriydi diyebilirim.
Bu iki gölde de fotoğraf çekme ve çektirme dışında, göl çevresinde yapılmış yürüyüş yolunu kullanarak harika bir doğa yürüyüşü yapabilirsiniz. Tabi zamanınız varsa:) Bu arada gölde inanılmaz bir balık yoğunluğu var. Fotoğrafçılar için harika poz veriyorlar:) Resmi sitesinde olta balıkçılığı imkanı da olduğu var ama ben balık tutan birine rastlamadım.
Tatlı Su Balıkları |
Hafta sonları kalabalıktan dolayı pek çekilesi, nefes alınabilecek bir yer değil ama haftaiçi belki daha sakin oluyordur. Ve kalabalık olmadığı zaman gerçekten keyif alınacak güzel bir yer. O kadar yolu çekmeye değer:)
Artvin'de Gezilecek Alternatif Noktalar:
Cehennem Deresi Kanyonu, Arsiyan Yaylası ve Gölleri, Şavşat Karagöl, Karçal ve Kaçkar Dağları, Tarihi Kiliseler ve Kaleler.
Bir sonraki durağımız ise yine ara transferle ulaşım sağladığımız Zilkale. Ancak öncesinde yol üzerinde fotoğraf molası verdiğimiz Çinçiva Köprüsünden biraz bahsedelim:)
RİZE/ Çinçiva (Şenyuva) Köprüsü:
Tahmin edeceğiniz gibi bu ilginç isim Şenyuva'nın lazcası:) Çamlıhemşin'de Fırtına deresi üzerine kurulu benzer birçok köprü var. Ama burası diğerlerinden daha fazla ilgi çekici ve ziyaretçi ağırlayan bir bölge:) Tabi 40 metre uzunluğu ve 20 metre yüksekliği ile diğerlerine göre biraz daha büyük olması da buna sebep olabilir.
Her ne kadar geçmiş yıllarda yaşanan sellerde kitabesinin kaybolduğu yazsa da şu an mevcut olan bir tabelada 1696 yılında inşa edildiği bilgisi var. Bu arada köprü Anıtlar Kurulu tarafından da tescil edilmiş tarihi bir yapı.
Üzerini boş bulabilirseniz fotoğraf çektirebileceğiniz yada köprü üzerinden Fırtına Deresi ve dağları, vadiyi çekebileceğiniz güzel bir nokta:)
RİZE/ Zilkale:
Zilkale |
Sırada 3üncü gün için sondan bir önceki durağımızda ve benim yine hoşuma giden yerlerden biri var. Çamlıhemşin sınırları içerisinde yer alan Zilkale, vakti zamanında İpek Yolu'nun güvenliğini sağlamak ve kervanlara ev sahipliği yapması için inşa edilmiş. Yalnız nasıl sağlam yapıldıysa halen dimdik ayakta:) Osmanlı zamanında da kullanılmaya devam edilen kale aslında sürekli yaşamın olduğu bir yer değilmiş. Asıl amacı gözetleme merkezi ve gelen giden yolcuların konaklaması maksadıylaymış. Zaten alan itibari ile bir köy yada benzeri yaşamın olabileceği büyüklükte değil. 2011 yılında yapılan restorasyon ile de halkın ziyaretine açılmış. Bu arada Osmanlı zamanında Aşağı Kale anlamına gelen Zir Kale olarak anılan yer sonrasında nasıl olduysa Zilkale olarak söylenmeye başlamış:)
Kale 3 ana bölümden oluşuyor. Yazının başlangıcında ki fotoğrafta gördüğünüz dış kale, dış kaleden patika bir yol ile ulaşılan ve harika bir terasa çıkan orta kale, son olarak da buranın devamında ki iç kale. Orta kalenin bir tarafı denizden 750 metre yükseklikteki vadi manzarasına, diğer tarafı ise Fırtına Deresi'ne bakıyor ve insanı alıp götüren bir manzara sunuyor.
Orta Kaleye Giden Patika Yol |
Orta Kaleden Vadi Manzarası |
Orta Kaleden Fırtına Deresi Manzarası |
Orta kalede ise en çok dikkat çeken kalıntılar; muhafız odası, şapel ve 4 katlı kule.
Muhafız Odası ve Kule |
Şapel/ İbadethane |
Orta kaleden yine bir kapı vasıtasıyla ve tırmanarak iç kaleye geçiş yapılıyor. İç kale de diğer alanlar gibi ilgi çekici.
İç Kaleden Fotoğraflar |
İç Kaleden Fotoğraflar |
Burada ben fotoğraf makinesi ile kaleden istediğim gibi fotoğraflar pek alamadım. Burada geniş açılı lensler biraz daha iyi olur gibi. Ve eğer zaman kısıtlamanız yoksa, kaleden uzağa, biraz daha yüksek alanlara çıkarak kaleyi fotoğraflamanızı tavsiye ederim. Kaleden etrafın manzara fotoğraflarını çekmek keyifli olsa da kaleyi de içine alan manzara fotoğrafları çok daha etkileyici olacaktır.
Tabi burası turistik bir alan olduğu için çevresinde yeme-içme yada temel ihtiyaçlarınızı giderebileceğiniz alanlar mevcut. Giriş için müze kart geçerli değil ama 4 TL. gibi bir giriş ücreti var. Hatırladığım kadarıyla da yazın 08.00-19.00 saatleri arasında ziyaret edebiliyorsunuz. Kalabalık bir yer ama çok da rahatsız edici değil. Burasını da gidilince kesin görülmesi gereken yerler listenize gönül rahatlığı ile ekleyebilirsiniz.
RİZE/ Palovit Şelalesi:
Ulaşım konusunun detaylarına pek girmiyorum ama burada yazdığım son 3 yer, Çinçiva Köprüsü, Zilkale ve Palovit Şelaleleri birbirine yakın ve sırası ile gezilebiliyor.
Kısacası Çamlıhemşin sınırlarında gezmeye devam ediyoruz:) Kaynağı Palovit Deresi olan ve yaklaşık 15-20 metreden kendini bırakan suların en büyük özelliği; bölgedeki debisi en yüksek şelale olması. Bunu yazarak anlatmak çok kolay değil ama şelalenin 30-40 metresine girip te net fotoğraf çekebilmek gerçekten zor. Dereye dökülen su o kadar etkili ve yağmur etkisi yapıyor ki kameranızı/ cep telefonunuzu muhafaza etmek kolay değil. Ben yaklaşık 10 metresine girdim ve geri döndüğümde tamamen ıslanmıştım:) Daha da içeri girmeye kalkarsanız dayak yemiş hissine kapılma ihtimaliniz yüksek:)
Şelaleye varmak için güzel bir yoldan aşağıya iniyorsunuz. Burada bir sıkıntı yok ama şelaleye yaklaştıkça yollar doğallaşıyor ve tehlikeli bir hal alıyor. Bu arada buraya araba ile gelebiliyorsunuz ama bir yerden sonra tabelalarda ki heyelan tehlikesi yazıları ile yüksek kayalıkların aşağı düşmemesi için giydirildiğini görmek tedirgin ediyor. Zaten bir yerden sonra da iki araç karşılıklı çok zor geçiyor..
Burası da benim ziyaret etmekten en keyif aldığım yerlerden biriydi. Burada da tahmin edebileceğiniz gibi ciddi bir kalabalık vardı. Ancak suyun kuvvetli akışı, etrafı yağmur yağarcasına ıslatması nedeniyle şelalenin yakını boştu:)
Oradaydım:) |
Gezimizin her ne kadar son gününe gelememiş olsak da, asıl gezi günlerini, dikkate alınacak yerleri burada tamamlamış oluyoruz:) Palovit Şelalesi sonrası bir önceki gün Fırtına Deresi'ne sıfır konumdaki otelimize geri dönüş yaptık ve orada konakladık.
4üncü gün, yani dönüş günü için planlar, Fırtına Deresi'nde rafting ve sonrasında ise zipline aktivitesiydi. Bunların tamamlanması ile de dönüş yoluna çıkılacak, yolda belirlenmiş bir Rize Bezi Fabrikası ile buranın bitişiğinde ki çay bahçesini gezmek, fotoğraf çektirmek olacaktı. Planlandığı gibi de oldu:)
Rize Bezi Fabrikası açıkçası benim çok ilgimi çeken bir yer değildi. Zaten gittiğimiz yer fabrika da değildi:) Alış-veriş maksatlı ve tur planına "uyuldu" denmek için götürülmüş bir yerdi:) Rize bezinin özelliği ise kenevir ipliğinden örülmesi nedeniyle teri çabuk kurutmasıymış. Zaten geçmişte Rize'de dokumacılık en gözde el sanatlarından biriymiş. Bu çabuk ter kurutan Rize Bezi özellikle de iç çamaşırı yapımında kullanılıyormuş ve çok da ilgi görüyormuş. Açıkçası birşey bezi denince benim ilk aklıma hep Şile Bezi olur ve bu ilk defa duyduğum bir şeydi benim için:)
Rize Bezi Fabrikası |
Fabrikanın hemen arkasında ise işletmenin sahibine ait Çay Bahçesi vardı ve bir sonraki durağımız burası oldu. Biz çaylar arasında yürümekte zorlanırken, insanların saatlerce bunları toplama işi yapmaları gerçekten zahmetli ve yorucu olsa gerek. İnşallah karşılığını alabiliyorlardır. Burada da bol bol fotoğraf çektirip geri dönüş yoluna koyulduk:)
Çay Bahçesi (Çaylık) |
Artistlik Pozlara Hazırlık |
Böylelikle, Lavanta Bahçeleri, Salda ve Pamukkale'yi kapsayan ilk tur gezimden sonra ikinci kez turla katıldığım bir gezinin daha sonuna geldik:) Umarı faydası olan, sizleri bilgilendiren ve keyif aldığınız bir yazı dizisi olmuştur.
Kısa bir değerlendirme yapacak olursam; doğru mevsimde, düzgün bir planla, bireysel gezinin, turla yapılacak geziye oranla daha keyifli olacağına, ben inandım:) Gezi öncesi ise fikrim tamamen tersiydi. Tek avantaj ne oldu derseniz, maliyet anlamında, kendi yapacağınız geziye göre çok daha ekonomik ve zaman olarak sıkıştırılmış bir paket gezi, yani zaman tasarrufu:) Bu iki husus haricinde bence turla gitmek cidden anlamsız ve yorucu. İlkini turla yapmış olsamda, kısmet olurda imkanım olursa ikincisi kesinlikle bireysel olacaktır:)
Vakit ayırıp okuduğunuz için şimdiden teşekkür ederim. Bu arada yeni planı var mı diyen merak edenler için; öncelikli niyetim Ekim ayında fotoğrafçılık ağırlıklı gerçekleştirmeyi düşündüğüm, bir gece konaklamalı Yedigöller ve Abant ziyaretleri. Sonrasında ise tarihi kestiremesem de bir GAP turu hayalim, isteğim var:) Sağlıcakla kalın:)
42 Yorumlar
Bu kadar uzun bir süreçte bu kadar uzun soluklu yazıları nasıl olabiliyor ki ara vermeden devam ettirebiliyorsunuz?
YanıtlaSilÖncelikle sizi tekrar görmek güzel:) Yeterli zamanım var, bu zamanda gezme imkanı bulunca yazmak kolay oluyor:)
SilArtvin ve Rize için doğru adresler seçilmiş bence. Görsellere bakınca yorulduğunuza değdiğini düşünüyorum. Bir sonraki tur için planladığınız Yedi Göller, Abant eminim sonbaharda da çok güzel olur. Sağlıcakla gidip güzel karelerle dönün inşallah :))
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim Sibel Hanım:) Mutlu haftasonları diliyorum, saygılar, sevgiler:)
SilPek çok yer güzel görünüyor. Yürüyüş yolu, şelale, kale... Fotoğraflar harika. Ben turla gitmeyi isterdim, bireysel sıkıcı olur. :)
YanıtlaSilBireysel aslında dediğiniz gibi sıkıcı ve emniyetli olmaz. Ama aile yada 1-2 arkadaşla daha keyifli olma ihtimali var:)
SilTeşekkürler. Güzel bir tur olmuş. Karadeniz her bir yeri ayrı güzel. Sevgiler.
YanıtlaSilTeşekkür ederim, saygılar:)
SilResimler ve videolar muhteşem.Yürüyüş yolları bile öyle:) Heyelan kısmı biraz can sıkıcı ama. Şelaleden yukarı bakış ürkütücü biraz ama onun bile başlı başına bir güzelliği var.
YanıtlaSilYeni rotanız için iyi yolculuklar şimdiden.
Çok teşekkür ederim:) Palovit Şelalesi gerçekten ürkütücü bir yerdi. Yağmurlu zamanını hayal bile edemiyorum:) Teşekkür ederim iyi dilekleriniz için.
SilŞimdiye dek en beğendiğim bölüm bu oldu, yeşilin resmen 40 tonu!!! Muhtrşem bir bölge ve hakikaten mis gibi hava olunca indan 2-3 saat uykuyla gayet bomba gibi geçiriyor günü değil mi!!! Ayağınıza elinize sağlık içimiz açıldı!
YanıtlaSilBenimde en keyif aldığım gündü:) Çok teşekkür ederim. Keyifli bir haftasonu olsun:)
SilBen de gideceğim bir yerlere olmuyor ama böyle insanın canını çekiyor!
YanıtlaSilBu mevsimde belki de biraz daha ileride Yedigöller harika olur diye tahmin ediyorum,heyecanla takipteyim!
Bu tip yerlerde mükemmel fotoğraflar çekeceğinize eminim:) İnşallah ilerleyen zamanlarda kısmet olur. Yedigöller'den beklentim büyük, bakalım inşallah güzel geçer:)
SilBu yazınızdaki yerlar bana fazlasıyla hitapediyor. Mutlaka görülmesi gereken yerler bence.
YanıtlaSilTeşekkür ederim:) Harika fotoğraflar çekilecek, huzur bulunacak yer sayısı çok fazla:)
SilEvet buralarda güzel uzun pozlama çalışılır mesela.
SilAhhh biz yeşile doydukkkkkkk :)
YanıtlaSilBen daha doyamadım:)) Ama şimdi yeşille, sarıya, sonbahar renklerine doyma vakti geliyor:)
SilÇekimler harikulade. Gözlerim bayram etti desem yeri. 3. bölüme özellkle bayıldım. Cennetten birer köşe her biri. Çay bahçelerinin içine girmek de fotoğraflamak da her kula kısmet olmaz.
YanıtlaSilErken kalkan yol alır demişler. Emeklerinize sağlık. Çok çok güzel gezdirip bilgilendirdiniz yine :)
Çok teşekkür ederim, sağolun:) 2018'de Rize'ye gittiğimde çay bahçelerini çekmek içimde kalmıştı, o zaman makinem yoktu.. Kısmet bu zamanaymış:) 3üncü gün benimde en keyif aldığım gündü. Çok teşekkür ederim tekrardan, saygılar:)
SilŞelale göreceğiz diye millet yollarda harap oldu desene hocam :)
YanıtlaSilSorma hocam, bildiğin yolda telef olanlar vardı ekipten:)
SilWonderful write-up and stunning photos. The nature park, the bridge and the waterfalls were fabulous to read about and see. Thanks once again for this detailed journey you take us on and show us what is available if we decide to visit. Happy weekend to you!
YanıtlaSilThank you so much Bill for your nice comment 🙏 ☺️ Wish you a great new week :)
SilMerhaba gezgin! Bazı cennetsel yerler ile ne güzel bir gezi. Güzel bir şelale ... köprüler ... bu arada, kırmızı olan ... uff Hepsi harika.
YanıtlaSilİspanya'dan bir kucaklama.
Many thanks my friend, you're so kind 🙏 🙏 Happy new week :)
SilHarika, ne güzel yerler görmüşsünüz. Merak ettim tek mi geziyorsunuz? eğer öyleyse tek olmak nasıl turlarda?
YanıtlaSilTur harici gezilerimi büyük oranda tek başıma yapıyorum. Çok nadir eşim, oğlum yada zamanı olan arkadaşlarım eşlik ediyor :)
SilBu güne kadar 2 tura katıldım ve her ikisinde de yalnızdım. Aslına bakarsanız tek olmak pek keyifli değil ama ben sürekli fotoğraf çektiğim için yalnızlığı pek hissetmiyorum :) Diğer taraftan gözlemlediğim turlara sosyalleşmek için katılan insan sayısı da çok fazla.
3 tip insan var diyebilirim ; benim gibi derdi fotoğraf çekmek, keşfetmek olanlar, grup halinde gelip eğlenenler ve gezerken arkadaş edinenler :)
Teşekkürler 😊 Bol keyifli gezileriniz olsun
SilErken kalkan hem böyle güzel yerler görür hem de şelalenin keyfini çıkarır. Konudan bağımsız olarak turlarla gezilerin hep ayrı tadı olduğunu düşünüyorum. Başka insanlara başka hayatlara komşu oluyor bir yabancıyla anılar paylaşıyoruz :)) Karadeniz başlı başına bir huzur kaynağı ama Doğu Karadeniz bambaşka..
YanıtlaSilEvet tamda dediğiniz gibi turlar, bireysel gezilerden tamamen farklı ve değişik bir atmosferde geçiyor :) İlk gün herkes yabancı ve ayrılırken 40 yıllık dost gibi oluyor :))) Orta Karadenizde ilgi mi çekiyor ama Doğu Karadeniz bambaşka :) Teşekkür ederim değerli yorumunuz için.
SilMerhabalar.
YanıtlaSilDoğu Karadeniz (Artvin-Rize) gezi paylaşımınız, diğer gezileriniz gibi bir harikaydı. Doğu Karadeniz ve özellikle de Artvin, benim en çok merak ettiğim şehirlerimizden biridir. İmkanım olsa, oralarda yaşamasını becerebilsem de oralara taşınsam, öyle çok arzu ediyorum.
Bu güzel gezi paylaşımı için kaleminize, emeğinize ve yüreğinize sağlık ve mutluluklar dilerim.
Monstar köprüsü gibi, bizim de yurdumuzda Şenyuva köprüsü varmış. Ne kadar da güzel ve heybetli bir köprü. Ama Rizeli'lerin dışında böyle bir köprüden hiçbirimizin haberi yok. Ama, Monstar köprüsünü bilmeyenimiz yoktur. Şimdi burada Monstar'ı kıskandığım için yermiyorum. Elbette Monstar'ın tarih birliğimiz içinde önemi olan bir köprü olduğu için sahip çıkıyoruz. Ancak, ülkemizden de haberimiz kalmıyor. Ülkemize gelince gözlerimiz kör oluyor. Ben bu adaletsizliğe kızıyorum.
Selam ve saygılarımla birlikte sağlıklı ve hayırlı günler dilerim.
Merhaba Recep Bey:) Değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim. Şenyuva Köprüsünün eksiği olmadığı gibi fazlası da var. En azından yıkılıp tekrar inşa edilmemiş.. Yapıldığı günden beri bir çok afete rağmen halen ayakta ve sağlam:) Ne yazık ki reklamını yapamıyor hatta değerini de bilmiyoruz.. Tekrardan teşekkür ederim değerli yorumunuz için, saygılar:)
SilThat's really a special corner of the world!
YanıtlaSilGreat picture of Şenyuva Köprüsü. I like that kind old bridges.
Have a nice week!
Thank you so much Giorgio:) Happy new week for you too:)
SilGezdiğiniz yerlerin pek çoğunun kenarında köşesinde iş icabı bulundum. Niyet gezmek ve fotoğraf çekmek olunca tadı bir başka oluyor elbette. Bölgede muhtelif zamanlarda bulunmama rağmen gezdiğiniz yerleri görmedim. İsimler kulağıma yabancı gelmedi. Yirmi yılın üzerinde birlikte çalıştığım genel müdürüm Arhavili Laz uşağıydı:) Bizi orada misafir etmişti. Fakat gezdiğiniz yerler barajların yapıldığı bölgeler. Özellikle Fırtına Vadisine üç adet nehir santrali yapacaktık. BM Holding'te çalışıyordum o zamanlar. Dediklerine göre Hemşin-Çamlı Hemşin çatışması varmış aralarında. ÇED raporu falan derken proje başlayamamıştı. Pavlovit üzerinde çalıştığımız bir akarsuydu. Çok güzel bir gezi olmuş, fotoğraflar da harika. Gelecek gezi programınız da çok hoş. Oraya gezmek için gitmiştim bu kez. Tam da mevsimi bu aralar. Güzel fotoğraf çekeceğiniz harika bir yer. Kolay gelsin:)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim değerli yorumunuz için:) Hem Rize'de, hem de Artvin'de dere/nehirler çevresinde inanılmaz bir inşaat çalışması vardı. Sebebi neydi açıkçası araştırmadım ama daha çok yol yapımı gibi duruyordu. Aklıma ilk gelen turizm için yolların iyileştirildiği oldu ama belki de sebebi farklıydı:) Çalışmak ve gezmek için bir yerde bulunmanın farkını bende bu gezide anlamış oldum:)
SilBu bölüm daha da kapsamlı olmuş. Şelale videolarına, Karagöl Borçka' ya ve Şenyuva köprüsüne bayıldım. Böyle kemerli köprüler ne hoş gözüküyor, Balkan gezisinde de bir çok yerde rastladık. Zorlu ama güzel bir gezi olmuş. Elinize sağlık :)
YanıtlaSilÇok teşekkürler:) Benimde en çok keyif aldığım gün ve gezi noktalarıydı:)
SilFotoğraflara bayıldım:))) Çok çok güzel her bir kare. Karadeniz doğa güzelliği ön planda olan yerlerden, gitsem gelmek istemem sanırım diye düşünüyorum:) Çok güzel ayrıntılar vermişsiniz, emeğinize sağlık:)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim:) Aslında yaşamak bir süre sonra sıkabilir gibi... Sanki böyle kısa geziler daha keyifli gibi ama bu tabi ki benim şahsi fikrim:) Böyle bir doğa sanırım başka bir bölgede yok ve umarım harcanmaz ileride...
Sil